Sayfa İçeriği: Von Goethe Sözleri, Von Goethe Sözleri Twitter, Von Goethe Sözleri 2019, Von Goethe Sözleri Kısa, Wolfgang Von Goethe Sözleri, Von Goethe Sözleri Kısa, Von Goethe Sözleri Facebook, Von Goethe Sözleri Özlü
Bir çok kitabı bulunan ve kitapları ile insanlara ışık tutan 1700 ve 1800'lü yıllarda yaşamış ünlü Alman yazar Von Goethe'nin Sözleri hazır ettik. Twitter, Facebook gibi hesaplarınızdan sizler de Özlü Von Goethe Sözlerini paylaşabilirsiniz.
Editörün Seçimi: Gün boyunca ay ışığını bekliyorum. Sonra da akşam, odamdan çıkmıyorum. Ne uğruna uyandığımı, ne uğruna uykuya yattığımı bilmiyorum (Johann Wolfgang Vo Goethe)
Ayrıca yüreğimi değil, aklımı ve yeteneklerimi beğeniyor, oysa herşeyin kaynağı yürektir; tüm gücün, tüm mutluluğun, tüm kederin. Ah benim bildiklerimi herkes bilebilir ama yüreğimdir yalnızca bana ait olan. - Johann Wolfgang von Goethe - Genç Wertherin Acıları
“Nasıl oluyor da insanı mesut eden bir şey aynı zamanda felaketinin de kaynağı oluyor.”
Adımlarını hızlandıran şey, gizliliği öğrenme isteğidir.
İster kral, ister köylü olsun, dünyada en mutlu insan evinde huzur olandır.
Bilmek yetmez; uygulamalıyız. İstemek yetmez, yapmalıyız.
Düşünmek kolaydır, yapmak zordur. Dünyada en güç olan şey de düşünüleni yapmaktır.
İster kral, ister köylü olsun, dünyada en mutlu insan evinde huzuru olandır.
Düşünmek kolaydır, yapmak zordur. Dünyada en güç olan şey de düşünüleni yapmaktır.
Hiç kimse, kollarında bir çocuk tutan anne kadar çekici ve bir kaç çocuk arasındaki bir anne kadar saygı değer değildir.
Niye ki bu bitmek bilmez yaratılış, yok olacaksa bir gün her yaratılmış!
Hoşgörü, her türlü güçte ve yetenekte kendini gösteren barışın tek sağlayıcısıdır.
En güzel etki, iki benzer ruhun birbirine yaptığı etkidir.
Ana baba iyi terbiye almışlarsa, çocuklar da terbiyeli olur.
Yaşamak, kendi kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak etinden kemiğinden kendi heykelini yapmaktır.
"Dünyada çocuklar yüreğime tüm varlıklardan daha yakındır."
"Ah, gençliğimin tapındığı o sevgili ne oldu!
Yok olacak idiyse ben onu niye tanıdım.”
Dünyanın bütün işleri sonuçta aşağılıkçadır. Başkalarına yaranmak, zenginleşmek ve ünlenmek uğruna didinen bir insan da bence kesinlikle bir budaladır.
"Tanrı'ya, onu bana bağışlaması için dua edemiyorum; ama yine de o sanki bana aitmiş gibi geliyor. Tanrı'ya, onu bana vermesi için dua edemiyorum; çünkü o bir başkasına ait."
İnsanların her yerde çile çektiklerini ve yalnızca bir-iki kişiyle sınırlı insanların mutlu olduğunu binlerce kitaptan mı öğreneceğim?
Kuşkusuz haklısın can dostum; insanlar , niçin böyle yaratılmış olduklarını artık Tanrı bilir, önemsiz, kayıtsız kalınabilecek bir şimdiye katlanmak yerine, hayal gücünün olanca gücüyle geçmiş kötü anılarını geri çağırmaya uğraşmasalardı, insanlar arasındaki acılar daha az olurdu.
'İki insan rastgele birbirine yaklaşır, sonra bir şeyler duyarlar ve orada biraz kalırlar.Sonra bir sergüzeşte dalarlar. Önce bir mutluluk hissi doğar, sonra saldırılar başlar, derken bir hayranlık meydana gelir ve arkasından da dert başlar.
Düşünmek kolaydır, yapmak zordur. Dünyada en güç olan şey de düşünüleni yapmaktır.
Lüzumsuz bir şey almak istemiyorsan panayırlara koşma.
Kendine hükmedemeyen uşak kalır.
Samimi olmayı vaat edebilirim ama tarafsız olmayı asla.
İnsanın, yalnız gerçeğin ne olduğunu bilmesi yeterli değildir; Doğruyu istemesi ve yapması da gereklidir.
Bilim, bütün dünyanın malıdır; milletlerin sınırlarını tanımaz.
3000 yıllık tarihinin hesabını yapamayan insan boş insandır.
Açlık, en akıllı balıkları bile oltaya getirir.
Bir insanı tanımak için neyi gülünç bulduğundan daha iyi bir gösterge olamaz.
Baslangıcta eylem vardi. (Faust)
Bir tartışma sırasında, kızdığımız anda gerçek için uğraşmayı bırakır, kendimiz için uğraşmaya başlarız. 22 Mart 2007
Bize teşekkür borcu olan biriyle karşılaştığımızda hemen bunu düşünürüz. Teşekkür borçlu olduğumuz ve bunu hiç aklımıza getirmediğimiz kişilerle ise ne kadar sık karşılaşırız.
Yaşamak, kendi kendini adam etmektir. Zeka ve bilgiyi kullanarak etinden kemiğinden kendi heykelini yapmaktır.
Lanet olsun, düşlerimizde bizi aldatan ve bir ömür boyunca da aldatacak olan onur hülyasına.
İnsan ancak anladığı şeyleri duyar.
Her su olan yerde kurbağa yoktur, ama her kurbağa sesi olan yerde su vardır.
Akılsızlar hırsızların en zararlılarıdır. Zamanınızı ve neşenizi çalarlar.
Kardeşlerimi tanrı yarattı ama dostlarımı ben buldum.
Dostça gönül almalar,verenin kibriyle bizi küçülten, o göz alıcı armağanlardan bin kat daha değerlidir.
Büyük yükleri kaldırabilmek için onların ortasını bulmak gerekir.
Kendine hükmetmeyen uşak kalır. Uşağım bile olsa, yanlışlarımı düzelten efendim olur.
Baskı ve şiddet yalnızlıktan doğar, karakter dünyanın fırtınaları ve dalgaları arasında şekil alır.
Hastalıklı bir topluma uyum sağlamak demek, sağlıklı olmak demek değildir.
(...) bazen bir anlığına beni yerimden sıçratıp kendime getiren bir cesarete kapılıyorum, o an - nereye gideceğimi bilsem, koşa koşa gideceğim.
Bu dünyada nadiren iki insan birbirini anlıyor!
Ben bu derde mezardan başka çare göremiyorum.
"Nazik genç adam!
Sevmek insanca bir şey, ancak insan gibi sevmeyi bilmek lazım...
Dünyada yüreğime en yakın varlıklar, çocuklardır.
İçimden, göğsümü parçalamak ve beynimi dağıtmak geliyor; insanların, birbirleri için ne kadar az bir anlamı var. Ah! Sevgi, sevinç, yakınlık ve coşku kendi içimden gelmiyorsa, bir başkası da bunları veremeyecektir bana; soğuk ve güçsüz bir halde karşımda duran birini, ben de mutlulukla dolup taşan yüreğimle mutlu edemem.
“ Mutluluğun değerini biliyor mu acaba ? “
İnsan bir dağı aşabilecek bir yolcu olarak görmeli kendisini. Eğer dağ orada olmasa, yol çok daha kısa olabilirdi ama dağ orada ve yolcu da dağı açmalı.
Ey siz yumuşak döşeklerinde oturan sözcük tüccarları!
Buna delilik demeye hakkınız var mı?
Mucize, inancın en cana yakın yavrusudur.
Hayatın Tacı.
Duraksız mutluluk,
Aşk, O sensin!
İnsan kaderi denilen şey, bütün acılarına sonuna kadar katlanmaktan ve kasesini son damlasına kadar içmekten başka nedir ki
Bizim en mutlu olduğumuz anlar,
Tanrı'nın bizi sevimli bir deliliğin içine sürüklediği anlardır.
"Niçin siz insanlar," diye bağırdım. "Bir konudan söz etmek için hemen: bu budalacadır, şu akıllıcadır, bu iyi, şu kötüdür demek zorundasınız! Bu ne anlama geliyor? Yargıladığınız eylemin içsel koşullarını araştırdınız mı? Eylemi meydana getiren onu bir zorunluluk haline getiren nedenleri kesin olarak belirleyebiliyor musunuz? Eğer böyle yapmış olsaydınız yargılarınızı öne sürerken bu kadar aceleci olmazdınız."
Bir şey herşey için, herşey bir şey için vardır.
Bilmek yeterli değil; Uygulamalıyız. İstemek yeterli değil; Yapmalıyız.
Hür olmadıkları halde, kendilerini hür sananlar kadar hiç kimse esir olamaz.
Çözümde görev almayanlar problemin bir parçası olurlar.
Dünya güzeldir, ama bir şairin gözüyle daha da güzel olur.
İnsanın bilgisi arttıkça, huzursuzluğu da artar.
Kaybedecek bir şeyi olmayan insandan korkulur.
Sevgiye ve tutkuya açık bir kalp kadar dünyada değerli bir şey yoktur.
Uzun süre konuşup da dinleyicilerine yaltaklanmayan kişi, hoşnutsuzluk uyandırır.
Yanlışlıklar denizine gömüldüğü halde, umutla bekleyebilen insan ne talihlidir.
Lanet olsun ümide, lanet olsun imana ve lanet olsun, her şeyden önce sabra… Lanet!
Lanet olsun, bizi gömüleriyle korkusuz işlere yönelten ve anlamsız eğlenceler için altımıza yatak seren servete.
İnsan, babasına borçlu olduğu saygıyı ancak baba olduğu zaman duyar.
''Kendi içime dalıyorum ve içimde bir dünya buluyorum."
