Sayfa İçeriği: Cahit Külebi Sözleri, Cahit Külebi Aşk Sözleri, Cahit Külebi Ünlü Sözleri, Cahit Külebi Güzel Sözleri, Cahit Külebi Özlü Sözleri, Cahit Külebi Sözleri 2020, Cahit Külebi Şiirleri
1900'lü yılların sonlarına doğru hayata gözlerini yuman ünlü Türk şairlerimizden biri olan Cahit Külebi Sözlerini derledik. Cahit Külebi Şiirleri arasından sizler de beğendiklerinizi sosyal mecralarınızdan paylaşabilirsiniz.
Editörün Seçimi: Bilmez misin rüzgâr estikçe, çiçeklerin kokusu uçar. (Cahit Kulebi)
"İlk defa kıyılarından Denizi seyretmişim."
"Fakat, içimde şarkı bitti..."
Gözlerin gözIerime değince, Su katıIıyor rakıya, DenizIer açıIıyor önümde… / Cahit Külebi
Asardın okulu her sabah
Sen de aşıktın bir zamanlar,
Geceleri sokak sokak gezerdin
Ellerin ceplerinde yıldızları sayarak.
Havalar güzel gidiyor
Sen de çiçek açtın erkenden
Küçük zerdali ağacım,
Aklın ermeden.
Senin gözlerinden öyle acı
Bir ışık geçer ki bazan...
Melek mi, şeytan mı belli olmaz
Bakar pusularda uzaktan.
Senin ellerin öyle nârin
Bulutlar gibi yüzsün varsın.
Bir gece habersiz bize gel Merdivenler gıcırdamasın. Öyle yorgunum ki hiç sorma Sen halimden anlarsın Sabahlara kadar oturup konuşalım… Kimse duymasın Mavi bir gökyüzümüz olsun kanatlarımız Dokunarak uçalım. İnsanlardan buz gibi soğudum, İşte yalnız sen varsın Öyle halsizim ki hiç sorma Anlarsın.
Kim esir değildir
kendi içerisinde?
"Hastaysam hastalığım benim
Size ne benim hastalığımdan?
Başım ağrıyor zindan gibi,
Çok sigara içerim."
Bütün trenleri kaçırdın,
Acıklı bir roman gibisin şimdi.
İşte milyon insanda milyon yürek
Senin için çarpar mı biri?
İzin alır gelirsem,
Güleceksin sevincinden
Sabahları erken kalkacağız
Sobamızı yakacağız,
Saçların güzel olacak tütünümün renginden
Ellerin çay kokacak
Gün doğacak sesinden.
Bir gece habersiz bize gel
Merdivenler gıcırdamasın
Öyle yorgunum ki hiç sorma
Sen halimden anlarsın
Sabahlara kadar oturup konuşalım
Kimse duymasın
Mavi bir gökyüzümüz olsun kanatlarımız
Dokunarak uçalım.
Biz hep açık konuştuk.
Gökyüzünden maviydi sözlerimiz.
Sığ bataklarda değildik, kuşlar gibiydik,
Uçarıydık. Gözlerimizde
Şavkıyan parıltılar gibiydik.
Şimdi tarlalarda güneş vardır.
Karlar donmuştur otların uçlarında..
Artık akşamları dinlenemem
Başım avuçlarında.
Bir gece habersiz bize gel
Merdivenler gıcırdamasın
Öyle yorgunum ki hiç sorma
Sen halimden anlarsın
Sabahlara kadar oturup konuşalım
Kimse duymasın.
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Kamyonlar kavun taşır ve ben
Boyuna onu düşünürdüm,
Niksar'da evimizdeyken
Küçük bir serçe kadar hürdüm.
Akşam karanlıklarla sarmaş dolaş
Sen de sarılmışsın yalnızlığına,
Taksiler kurşun gibi gelir geçer
Troleybüsler salına salına.
Keşke bir yolu olsaydı, geçmişe iltica edip, Anılarda mülteci kalmanın...
Geçmiş günler gelecekle hep savaşır mı?
Unuttuk, sevmesini çoktan unuttuk.
Sen sabahlar kadar tazesin, pembesin beyazsın yeşilsin, tarlalarda bulutların gölgesi gibi güzelsin.
Kamyonlar kavun taşır ve ben boyuna onu düşünürdüm
Denizler bile bugün yorgun.
Sadakati seyrettim gözlerinde.
Öyle özledim ki yalnızlığı bilsen! Yöremiz kalabalık olmasın.
Bir çocuk ağlarsa dağ başında
Gözyaşında Amerika akar
Vurdularsa birini, kanı şorladıysa
Bilin ki o kurşunlarda Amerika var.
Sana, bana ve etrafımızda parçalanan bu aptal dünyamıza rağmen, seni seviyorum.
Alıp başımı delicesine
Koşmak isterim nere olursa olsun.
Tutarsın devler gibi yolumu,
Ne yana koşsam durdurursun.
İnsan kalbi, kıyısız deniz, yapraksız ağaç...
Günler geçer haftalar geçer de zaman geçmez mi Guillaume?
Uykularda seviyorum seni
Uyanıkken sevişmek yasak.
Gelgelelim gecelerim uykusuz
Ne olurdu gece gündüz uyusak.
Ya o gördüğün genç kadın!
Öyle sabırlı, öyle sessiz ...
Yüzüne ağlayarak bakardın.
İstanbul boğazından beyaz
Gemiler geçer, su kesimi mavi.
İnsanı gecelerce uyutmaz,
Benim sevdiğim de, bu gemiler misali.
Son orada, ben burada
Birbirimizden habersiz
Ayrı yaylalarda yeşeren otlar gibi
Bekleye bekleye çürüyeceğiz.
Evinizin önünde dolaşsam
Seni bulamazdım,
Sen gözlerinde bahçeler olan
Şimdi evimdeki karım.
Senin kadar güzel olsun çocuklarım.
Şimdi tarlalarda güneş vardır,
Karlar donmuştur otların uçlarında,
Artık akşamları dinlenemem
Başım avuçlarında.
Bir halin var seviyorum
Küçük ellerinden daha çok
Bir halin var özlüyorum
Sıcak dudaklarında yok.
Zeytinyağı ve ekmek kadar Kıttı özgürlük memlekette.
'Bütün trenleri kaçırdın. Acıklı bir roman gibisin şimdi.'
Sen beyaz güllerin en beyazı Sabahlar kadar iri.
Sabahlara kadar oturup konuşalım Kimse duymasın.
İnsanlardan buz gibi soğudum,
İşte yalnız sen varsın.
Öyle halsizim ki hiç sorma,
Anlarsın...
Sen orada ben burada
Birbirimizden habersiz
Ayrı yaylalarda yeşeren otlar gibi
Bekleye bekleye çürüyeceğiz.
Yağmur içerime yağsana !
Dağları dolduran kır çiçeği
Hangi rüzgarlar seni koklayacak!
Bir avuç ateştir, umut dediğin.
Ben yalnızlığı
Gökte uçar gördüm.
Ben yalnızlığı
Garip naçar gördüm.
Ben yalnızlığı
Gelir geçer gördüm.
Kar içindeydi yüzün saçların,
Kışın kokusu yanaklarında.
İnsanın değeri yok sinek kadar,
Yalan, kandırmaca, vurgun,
Halkımızın bir ucu savurmacada,
Bir ucuysa dibinde yoksulluğun..
