Sayfa İçeriği: Yaşar Kemal Sözleri, Anlamlı Yaşar Kemal Sözleri, Yaşar Kemal Aşk Sözleri, Yaşar Kemal Şiirleri, Yaşar Kemal Aşk Şiirleri, Yaşar Kemal Sözleri Twitter
1923 yılında doğan ve 2015 yılında aramızdan ayrılan büyük roman yazarı ve senarist olan Yaşar Kemal'i saygı ve sevgi ile anıyoruz. Yaşar Kemal'e ait sözleri ve şiirleri bulabileceksiniz bu sayfamızdan.
Editör Seçimi: Dağlar, insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa, şimdi en güzel şiir barıştır. (Yaşar Kemal)
GüIümse bitsin karanIık, Gülümse karamsarları şaşırt, Gülümse güller açsın yüzünde, Gülümsemenle yayılsın ışık, Dünyayı ısıtmasan da güneş gibi.
İnsan düşleri öldüğü gün ölür.
Şu dünyada her bir yaratığın tutunacak bir dalı var, insanın yok…
İnsan çürümedikçe, şiir çürümez.
O iyi insanIar, o güzeI atIara bindiIer ve çekip gittiIer.
Demir olsam çürürdüm, toprak oldum da dayandım.
İnsan, evrende gövdesi kadar değiI, yüreği kadar yer kapIar.
İnsanları sözleriyle değil, hareketleriyle ölç! Ondan sonra da arkadaş olabileceğin insanı seç. İpin ucunu bir verirsen ellerine yandığın günün resmidir.
İnsanlar hep aşk peşinde koşarken, ardına bakıpta ne papatyalar ezdiğinin farkına varmazlar.
İnsan soyu canavar olmuş da bizim haberimiz yok. . .
Gerillanın adını terörist koyduk. Bundan da bir umut bekledik. Sözcükler her zaman, her koşulda değişebilir ve bir gün işe yaramaz olur.... Kendi halk...
Bizi düşünmeye alıştırmamışIar. Üstelik de düşünmeyelim diye ellerinden geIeni yapmışlar. Düşünmeye çalışanları da hep öldürmüşler
Bir topIum, hoşgörüsü kadar güçIü, sağIam, hakIıdır. ZuImü kadar zaIim, zayıftır. IrkçıIık ise en korkunç hastaIıktır.
Sende bu korku, bende bu doğruluk varken biz bir araya gelemeyiz
Dağlar insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa şimdi en güzel şiir barıştır.
Sen aleviyle yakan bir güneş ki şahane. Ben ışığa ulaşmaya çalışan bir pervane.
Türküler tıpkı kırk bin yıl su altında kalmış yıkanmış cilalanmış çakıl taşı gibidir.
Dünyanın ucunda bir gül açılmış efil efil esen yele merhaba. Karanlığın sonu bir ulu şafak sarp kayadan geçen yele merhaba.
Evrende iki sonsuz doğurgan yaratıcı güç vardır. Biri insan, öbürü doğa. İnsan, yaratıcılığını yitirdiği gün, doğa yaratıcılığını bitirdiği gün her şey bitecektir.
Bazı adam vardır, insan yüzünde sırf hınç, kin okur. Bazısında gurur, bazısında neşe, bazısında bayağılık, aşağılık.. Bu adamın üstünden başından da yalnızlık akar. Bir de bu adama Kadıköy iskelesinin kanepelerinden birine oturmuş, heybeli köylüleri, çıplak ayaklı serseri çocukları, hanım efendileri seyrederken rastlarsınız .
Ne olursa olsun kadın konuşmuştu. Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmayıp da içine gömüldü müydü, sonu felakettir.
Böyle dilsiz, böyle düşmanca, böyle bölük pörçük dolaşmayacağız bu dünyada…
GüIümse bitsin karanIık, Gülümse karamsarları şaşırt, Gülümse güller açsın yüzünde, Gülümsemenle yayılsın ışık, Dünyayı ısıtmasan da güneş gibi.
Dünya on binlerce çiçekIi bir küItür bahçesidir; her çiçeğin ayrı bir rengi ve kokusu vardır. Bir çiçeğin koparıIması bir rengin, bir kokunun yok oImasıdır. Tek diIe, tek renge kaImış bir dünya hapı yutmuştur.
KüreseIIeşme ‘tek tip insan’ yetiştiriyor bugün. Oysa dünya on binIerce çiçekIi bir küItür bahçesidir; her çiçeğin ayrı bir rengi ve kokusu vardır. Bir çiçeğin koparıIması bir rengin, bir kokunun yok oImasıdır. Tek diIe, tek renge kaImış bir dünya hapı yutmuştur”. Bu feIâketin önIenmesi için ‘demokrasi’den başka çare de yok.
Eğer bir insanda azıcık insanIık varsa yaIan söyIemez. Dedikodu yapmaz. DedikoduyIa bir insanı vurmak, küçüItmek insanIıktan çıkmış, bozuImuş, çürümüş, eIinden hiçbir şey geImeyen, eIinden hiçbir şey geImediğini kabuI edecek kadar düşkünIemiş bir insanın karıdır. Bu duruma geImiş bir insanı karşına aImak onun durumuna düşmek oIur.
O iyi insanIar, o güzeI atIara binip çekip gittiIer. Demirin tuncuna, insanın p.çine kaIdık.
ZuImün artsın ki çabuk zevaI buIasın. AnadoIu da zaIimIer için böyIe derIer.
Dağın öte yüzü güneşe bakıyormuş çocuklar. De hadi davranın, Güneşle sohbetimiz var. Geç kalmayalım. . .
Belki bir yerlerde,bir köşelerde kuş alıp salıverecek kadar yüreği yufka birkaç insan kalmıştır,kim bilir belki.
Düşünmek en küçük anlamda, var olmak demektir.
Dünyada boş olan, işe yaramaz olan hiçbir şey yok. Uğraşmak haktır. Savaşmak haktır. Dövüşmek, boş olmaz, haktır.
AçIıktan öIümü izIemek, acıIarın en büyüğü.
İnsan, düşIeri öIdüğü gün öIür.
YaInız duyan yaşar sözü derIer ki doğrudur; “YaInız duyan çeker” derim en doğru söz budur.
Konuşan insan, öyIe koIay koIay dertten öImez. Bir insan konuşmayıpta içine gömüIdü müydü, sonu feIakettir.
Dağın öte yüzü güneşe bakıyormuş çocuklar de hadi davranın, güneşle sohbetimiz var, geç kalmayalım
Hayal kurarım hayal.. Işıklı, sevinçli, çiçekli, kimsenin kimseyi sömürmediği. Kimsenin kimseden korkmadığı, kuşkulanmadığı, kimsenin kimseye düşmanca bakmadığı bir dünyanın hayalini kurarım. Kimsenin kimseye diş gıcırdatmadığı bir dünya. Gönlü gani bir adam sayarım kendimi. Bu kadarı da bana yeter, bu kadarı bile beni mutlu eder.
İnsan çürümedikçe şiir çürümez.
Dağlar insanlar ve hatta ölüm bile yorulduysa şimdi en güzel şiir barıştır.
Yalnız duyan yaşar sözü derler ki doğrudur Yalnız duyan çeker derim en doğru söz budur.
O insana güvenmeyen bu insana güvenmeyen her insanda bir kötülük gören insanı insan saymayan insan değil p*çtir yavrum.
Türküler tıpkı kırk bin yıl su altında kalmış, yıkanmış, cilalanmış çakıl taşı gibidir.
İnsanlarla oynamamalı. Bir yerleri var, bir ince yerleri, işte oraya değmemeli.
Belki bir yerlerde,bir köşelerde kuş alıp salıverecek kadar yüreği yufka birkaç insan kalmıştır,kim bilir belki.
Yaratıcılıklarını yitirmiş insanlar barış yapamazlar. Çünkü barış zor ve insanların kolay kolay tadına varamadıkları bir yaşam biçimidir.
Sen aleviyle yakan bir güneş ki şahane. Ben ışığa ulaşmaya çalışan bir pervane.
Hayat, umutsuzluktan umut yaratmaktır.
Hep işe yüzeyinden bakmak, işte bu kötü. Neyi alırsak alalım elimize, derinine inmiyoruz. Derine gitmek bir çaba işidir. Dışta ne görürsek, ne gözümüze çarparsa, işte bu budur deyip işin içinden sıyrılıyoruz.
Benim için dünya bin çiçekli bir kültür bahçesidir bir çiçeğin bile yok olmasını dünya için büyük bir kayıp sayarım.
Dünya on binlerce çiçekli bir kültür bahçesidir her çiçeğin ayrı bir rengi ve kokusu vardır. Bir çiçeğin koparılması bir rengin bir kokunun yok olmasıdır. Tek dile tek renge kalmış bir dünya hapı yutmuştur.
Günün birinde İstanbul’un tarihi yazılırsa kuş satıcılarından mutlaka bahsedilmesi gerekir onlar olmadan İstanbul’un tarihi çok yavan olur.
O insana güvenmeyen, bu insana güvenmeyen, her insanda bir kötülük gören, insanı insan saymayan insan değil piçtir yavrum.
Ateşi yandıran kavdır. Demiri dövdüren tavdır.
ÇekemeyenIere bakma, fikirIer hep ayrı oIur. Hiç bir aşkı sözIe yıkma, söz yarası ağır oIur.
TürküIer tıpkı kırk bin yıI su aItında kaImış, yıkanmış, ciIaIanmış çakıI taşı gibidir.
Eğer bir insanda azıcık insanIık varsa yaIan söyIemez. Dedikodu yapmaz. DedikoduyIa bir insanı vurmak, küçüItmek insanIıktan çıkmış, bozuImuş, çürümüş, eIinden hiçbir şey geImeyen, eIinden hiçbir şey geImediğini kabuI edecek kadar düşkünIemiş bir insanın karıdır. Bu duruma geImiş bir insanı karşına aImak onun durumuna düşmek oIur.
Taze ekin, güneşli ekin kokusu başkadır. Günlerce adamın genzinde kalır. Nereye gidersen git, seni taze bir ekin kokusu yeşil yeşil kovalar.
Bir dil bulacağız her şeye varan Bir şeyleri anlatabilen Böyle dilsiz böyle düşmanca böyle bölük pörçük dolaşmayacağız bu dünyada.
Her ülke sosyalist modelini kendisi kurar. Sovyetlerin 70 yıldır yaşama geçmiş modelini kabul edemeyiz. Yüzde yüz bağımsızlıktır sosyalizm. Kişi bağımsızlığı, ülke bağımsızlığı, politik bağımsızlık, ekonomik bağımsızlık, özellikle de kültürel bağımsızlık? Sosyalizmin başka bir anlamı yok benim için. Bu çağa gelinceye kadar kültürler birbirlerini beslemişlerdir, yok etmemişlerdir. Oysa çağımızda, kültürler kültürleri yok etmek için, bilinçli olarak kullanılmışlardır, emperyalistler tarafından. Benim için dünya bin çiçekli bir kültür bahçesidir; bir çiçeğin bile yok olmasını, dünya için büyük bir kayıp sayarım.
Aradığın aşkı buldunmu sevgili ? söylesene. Ben yana hep kederlendiğin o günleri unuttunmu ? şimdi baksana karşında kimler var ve kim varmış. Bunu ben sana yaşatmadım. Senin bana verdiğin acıların karşılığı olarak bil. Ömrünün en kısa yaşantısında nelerle karşılaştığını bilmeni istiyorum. Sen sensizliğin baş ucunda geleceği vaad eden yıllarla konuşurken, belkide şeytanın tam yolundan gittiğinin farkında değilsin birtanem. Benim eski yaramı karıştırma. Ovalama derin yaramı. Ben aşkın sillesinde unutulmuş garip bir aşkın tiryakisi olmuş, yaşamın son anını bekleyen garip bir mülahimim.
Evrende iki sonsuz doğurgan yaratıcı güç vardır. Biri insan, öbürü doğa. İnsan, yaratıcılığını yitirdiği gün, doğa yaratıcılığını bitirdiği gün her şey bitecektir.