Sayfa İçeriği: Sevgi Sözleri, Sevgi Sözleri Anlamlı, Duygusal Sevgi Sözleri, Etkileyici Sevgi Sözleri, Sevgi Sözleri Tumblr, Ünlü Sevgi Sözleri
Sevgi Sözleri bulabileceğiniz ve sevdiklerinizi mutlu edeceğiniz kelimeleri seçebileceğiniz sayfa. Kısa sevgi sözleri için burayı takip edin. Sevgi sözleri paylaşımlarınızı sol kısımda bulunan butonlar ile paylaşabilirsiniz.
Sevgi Sözleri
Editör Seçimi: Ve ben dilek tutmadım hiç Hep dua ettim, ömrün ömrüme nasip olsun diye.
Özledim diyorsun mektubunda Sadece kuru bir özledim mi yazdı yanık yüreğin.
Sadece sev dedi gözlerin, bense aşka müebbet yedim..
Ne uçanda gözüm ne kaçana sözüm ben seni bulmuşum hayatı unutmuşum..
İçimde volkanlar patlarken hala gözlerinin içine bakıp da hiçbir şey yokmuş gibi davranıyorum. Ellerini tutabilmek ve sana aşkımı anlatmak için yanıp tutuşuyor..
Bana 'seni seviyorum' diye yalanda söylesen, bu yalanı dünyanın bütün gerçeklerine değişmeye razıyım.
Seni seviyorum çünkü sen benim oynayamadığım çocukluğumsun..
Aşk da sen; hasret de sen.. Ben de sen!..
Öyle bir seveceksin ki görenler, Böyleleri kaldımı diyecek..
Seni ben canımın içinde sakladım. Kalbimin ta derinliklerinde..
Bazen çok sevmenin faydası değil zararı görülür. Bazen birini kaybetmeniz içi ona 'seni çok seviyorum' demeniz yeterli olur.
Sen sadece sen değilsin, BENSİN, BENİMSİN, BENDENSİN...
Gerçek sevgi sabırdır, her şeye dayanır. Affeder, Çabalar, gerektiğinde susar, kabullanır ama asla bitmez...
Benim için seni görmek suya benzer, seni yaşamak ise nefes almaya. Susuz üzgün yaşarım ama nefes almadan Asla..
Seni seviyorum derken , hiç yalan söylemedim. Yalan söylerken hiç 'Seni seviyorum' demedim.
Her yerde olmak gibi bir duan varsa gönüllere gir. Çünkü sevenler sevdiklerini gönüllerinde taşır.
Yine o ağrıyla uyandım. İnsanın içi ağrır mı hi.? Ağrıyor işte..
Cennet nerede bilir misiniz? Gülen gözlerde... Tatlı Sözlerde... Mutlu yüzlerde... Ama en önemlisi sevgi dolu yüreklerde.
Yaşın kaç olursa olsun hayatın neresinde olursan ol önemli değil. Sevgiyi hissettiğin an güçlenirsin.
Mutlu olmaya değil seninle olmaya ihtiyacım var. Giden gitsin sen kal ölene kadar..
Unutma; her gelen sevmez. Ve hiçbir seven gitmez...
Aşk, bir orduya meydan okurken bir kişiye esir düşmektir.
İkimizi bir kefene saralar. Bir mezarda sır olalım sevdiğim.
Allah yüreğinize yüreği ile gelenleri nasip etsin.
Gözlerinin kahvesinden koy ömrüme, kırık yılın hatırına sen de kalayım...
Sen, hayalini kurup, sonunda bulduğum o hayallerimdeki adam değilsin. Sen karşıma çıkıp, bana aşkı hayal ettiren ilk sevgilisin.
Bir kadının dudaklarında değildir aşk. Bedeninde hiç değildir.Aşk, kadının göz kapaklarındadır. Kadın, göz kapaklarında saklar o adamı. (Özdemir Asaf)
Ey sevgili; heyben acıyla dolar da nefes alamazsan gel. Huzur bulacağın kıyılarım senindir. Umutların solar kurur da su bulamazsan beraber sulayalım, gözyaşlarım senindir. Kanadın kırılır da maviye uçamazsan, ne güne duruyor al, kanatlarım senindir. Çaresiz çilelere bir umut bulamazsan, kendime ettiğim dualarım senindir. Mevlana
Hayallerini alıp göz bebeğinden sana sunan bir yar bulursan onu öyle sev ki sevgin onun hayalleri olsun.
Bir dilek hakkım olsaydı, tüm yollarının bana çıkmasını dilerdim.
Bir gün bana “Çayın kaç şekerli olsun?” dediğinde, “Gülüşün kadar kafi.” diye cevaplayacağım.
Alıp da başını gitme, önce bir bak arkana sevgilim.
Ardında el sallayan bir garip aşık var, onu da al yanına sevgilim.
Senin adın geçmiyor ise içinde, tüm cümleler anlamını yitirmiştir benim için. Ne okumayı seçerim, ne yazmayı.
Senin için yaprakIarını kopardığım papatyaIardan dün gece özür diIedim. HakIısınız dedim. Ne sevdiği beIIi, ne sevmediği…
Sen benim gökyüzüne gönderdiğim duamın yeryüzündeki cevabısın.
Gözlerine bakıp ruhumun yansımasını ve bana karşı duyduğun sınırsız sevgiyi görmekten daha iyi ne olabilir? Dünyadaki en mutlu adamı/kadını sen yarattın.
”Sevebilir misiniz? Karşılıksız,beklentisiz,hesapsız,çıkarız,özgür bırakarak.Sırf bir başkasının iyiliğini,mutluluğunu isteyerek.” (Elif Şafak)
Kalbin bir gün seni sevgiliye götürecek. Ruhun bir gün seni sevgiliye taşıyacak. Sakın acında kaybolma. Bil ki çektiğin acı bir gün dermanın olacak.
Aşk’a sınır koyamazsın ve aşık oldun mu kalbinin esirisin onun sürüklediği yerdesin; sana acı çektirse bile.
Sevgi; insanın kalbinde tomurcuklanan nadide bir çiçektir. Mühim olan onu yara almadan yaşatabilmektir.
Açık çay içerdi hep, demli olunca bardağın diğer tarafından beni göremezmiş, öyle derdi.
Sarı giyer güneş olursun, Mavi giyer deniz olursun, Siyah giyer matem olursun, Kim bilir belki bir gün, Beyaz giyer benim olursun.
Mutluluğumsun sen, umudumsun sen, nefesimsin sen, vazgeçilmezimsin sen, aşkımsın sen, sevdiğimsin sen. işte bu yüzden her şeyimsin!
Eskisi gibi sevdalar lazım. Mektup yazarak seven, sevdiğinin fotoğrafını cebinde taşıyan. O kadar narin, bir o kadar zarif sevdalar.
Kalp midir insana sev diyen, yoksa yalnızlık mıdır körükleyen? Sahi nedir sevmek? Bir muma ateş olmak mı, yoksa yanan ateşe dokunmak mı?
Ey yar! Seninle ölmeye geldim. Ateşsen yanmaya, yağmursan ıslanmaya, soğuksan donmaya geldim. Mevlana
Seni bana veren rabbime şükürler. Yaşanan senli her anıma şükürler. Göz görüp gönlüm severse sevgim için seni gören gözlerime teşekkürler.
Sen benim en doğru yanlışım. Tövbesi olmayan günahımsın. Uzak duramadığım yasaklım, en açık ettiğim saklımsın. Sen başımdan giden aklım, severek çektiğim ahımsın.
Sen benim hayata savrulan yanımı aşka çeviren bahtıma doğan özlemimsin.
Sensiz olan her günümü hayalinle süslerim nakış nakış.
Kelimeler ile doğan aşkımın sırça köşküne kondurdum sevgini cananım.
Hayatın yorgunluğunu ancak aşkı demleyip seninle yudumladığım zaman hissetmiyorum.
Beni bu denli büyük bir hasrete düşürme aşkım, yapamıyorum. Dayanamıyorum sensizliğe düşen saatlerin ertesine. Bu denli büyük bir aşkın girdabında yalnız bırakma beni sevgilim, seni canımdan çok ama çok seviyorum.
Halden ala halsizliğim, sözden ala sessizliğim. Ben seninle olduktan sonra, umurumda değil kimsesizliğim.
Hatırlar mısın bilmem ama, seni ilk gördüğüm yerden geçince aklım hep o narin ellerinin kendini ifade ediş şeklini hatırlamakta. Ve ben bu kadar delice sevmişim dedirtiyorsun bana.
Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.
Sen bana dünyada başka bir hayatın da mevcut olduğunu, benim bir de ruhum bulunduğunu öğrettin.
Ömrüm desem, ömrüm yetmez seni sevmeye. Dünyam desem, küçük kalır bu sevgiye. Sen benim, sonsuzluğumun sonusun. Ne ömür gibi kısa, ne dünya kadar küçük.
Öyle bir yârin olsun ki dostum, seni öpmediği gün uyku tutmasın, seni duymadığı gün mutlu olmasın.
Sev beni delice, hayat kısa. Rüzgâr ol, yağmur ol gel saçlarımı okşa. Gir yüreğime ve ölene dek oradan asla çıkma.
Sırf başkası mutlu olsun diye sevme, çünkü sadece başkaları için sevenler, kendi değerlerini bilmezler. Kendi değerini bilmeyen birinin ise sevdiği insan değerini bilmez.
Gece midir insanı hüzünIendiren, yoksa insan mıdır hüzünIenmek için geceyi bekIeyen? Gece midir seni bana düşündüren yoksa ben miyim seni düşünmek için geceyi bekIeyen?
Sevgi ne boğazda, ne mum ışığında yemek yemek, ne de pahaIı bir pırIanta demek. Sevgi; bir Iokmada iki mutIu insan demek…
Bir deniz düşün susuz, bir insan düşün mutsuz, bir gece düşün uykusuz. Bir yürek düşün sevgisiz, bir bahar düşün çiçeksiz, bir de beni düşün sensiz…
Unuturum diye uyudum, yine seninle uyandım. Belli ki uyurken de sevdim seni.
Aşkın ilk soluğu mantığın son soluğudur.
Sana kötü bir haberim var aşkım. Seni dünden daha çok özlemişim...
O içten gülüşünle, seninle tanışmadan önce sahip olduğum buzlu kalbi bile eritebilirsin. Bana verdiğin mutluluk için sana minnettarım, seni seviyorum.
Bu dünyada, her sabah uykulu gözlerini görmekten ve sana sarılmaktan daha güzel ve romantik bir şey yok.
Sonsuzlukta nerede kalmak istediğimi sorsaydın, cevap çok basit olurdu: Kollarında.
”Bir an buruk bir acı saplanırsa yüreğine, gözlerin zamansız takılırsa, kulakların zamansız deli gibi çınlarsa bil ki bir yerlerde özlemişsindir beni.”
”Eğer gökyüzü bir parça kağıt, deniz bir şişe mürekkep olsaydı yine de sana olan duygularımı yazmaya yetmezdi. Seni o kadar çok seviyorum ki…”
”Ben seni deli gibi sevdim, sen beni deliyim diye sevmedin.”
”Bana öyle bir mektup yaz ki sevgilim acar açmaz duyayım kökünü. Sevda essin başak saçlarında, sesin yüzümü rüzgarla bulsun… Bana öyle bir mektup yaz ki sevgilim, gelsin beni en koyu zulamda bulsun ve öyle bir mektup yaz ki sevgilim varsın ölümüm olsun.”
Bir telefon bekliyorum, sevgilim diye başlayan, seni seviyorum diye biten. Bir telefon bekliyorum, dün gelmesi gereken ve bugün hala gelmeyen…
Bir gül olmak isterdim, dalımdan koptuğum an yalnız senin için kopayım ve yalnız senin avuçlarında solayım diye bir tanem…
Sonbahara inat ağaç hala yeşermekte, geceye inat gün hala ağarmakta, ben ise kadere inat hala seni sevmekteyim. İnat bu ya, mahşere kadar “seni seveceğim”…
Kaderde sevmek var ama kavuşmak yok ise şayet, olsun! Vuslata aşık gönül susmaya da razı.
Eğer aşk karşılıklı olsaydı, tek taraflı aşkın en güzel aşk olduğunu inkâr ederdi.
Sevmek için yürek, sürdürmek için emek gerek.
Hiçbir harfi sensiz bir cümleye kurban etmedim.
Aynı günde dört mevsime şahit olmak gibi bir şey bu. Önce özlüyor, sonra ağlıyor, akşamları küsüyor, geceleri çok seviyorum.
Bir insanı sevmek onunla yaşlanmayı kabul etmek demektir benim için. Ben seni seviyorum ve bir ömür boyu seninle olmak istiyorum.
Konu ne zaman senden açılsa kapatmaya kıyamıyorum.
Öğrendik ki: Her yarayı saran zaman değil, sevgidir.
Sen benim ilk şiirim, ilk kavgam, sen benim 17 yaşımsın.
Bir şehir ol. Mesela İstanbul gibi. De ki; boğazım kuruyuncaya kadar seveceğim seni.
Bugün yağmur yağmakta, gökyüzü hüzün dolu. Bulutlar yârimin yanağına değmiş galiba.
Her gün bir düğüm daha atıyorsun gönlüme çözülmemecesine.
Hiç sevilmemiş olmaktan çok sevilen ve kaybeden olmak daha iyidir. Alfred Lord Tennyson
Aşk, bir düşmanı bir arkadaşa dönüştüren tek güçtür. Martin Luther King
Ey sevgili; heyben acıyla dolar da nefes alamazsan gel. Huzur bulacağın kıyılarım senindir. Umutların solar kurur da su bulamazsan beraber sulayalım, gözyaşlarım senindir. Kanadın kırılır da maviye uçamazsan, ne güne duruyor al, kanatlarım senindir. Çaresiz çilelere bir umut bulamazsan, kendime ettiğim dualarım senindir. Mevlana
Hani gözler vardır sözleri anlatır, hani sözler vardır gözleri anlatır, bir de aşk vardır seni anlatır
Bir şehir ol. Mesela İstanbul gibi. De ki; boğazım kuruyuncaya kadar seveceğim seni.
Ne sevdαIαr gördü bu yürek, fαkαt bir sende çαrptı bu kαdαr kαIbim ve seni sen oIduğun için sevdi yüreğim. Ne çαredir, ne mecαI hiçbir güç ve kuvvet. Seni seviyorum ey yαr, geI bαnα bir pαrçα sükunet.
Hαsretim sαnα yαr, seni sevmem bir kızıIcık çiçeğinin bαhαrınα dönmesi gibidir. Senin bαkışIαrın ömrümü uzαtαn bir iksir. Ve ben sevgiIi, şimdiye kαdαr hiç kimsede hissetmediğim duyguIαrı seninIe yαşıyorum.
Dönüveriyorum kαrşımα çıkαn her çıkmαzdαn, hαsretin kαrşıIıyor beni αy ışığınα çαImış bir bαnk köşesi. Ve ben susuyorum αşkımIα ve sevgimIe sαnα değin ne vαrsα içimde.
Ey sevgili, bu fani dünyada ömrüm seni aramakla geçti. Ne mutlu, çok şükür ki Allah seni bana yar etti.
Sevginin paylaşmak olduğunu, seninle yüreğimi paylaşınca anladım sevgilim. Şimdi aynı bendende tek can gibiyiz.
Seni beynim değil kalbim seçti, ben tüm mantıksızlık ve zorlukların içinde mücadele ederek beynimin inadına seviyorum seni.
MutIu oImayı biIiyorsan, sevmeyi biIeceksin gerçekten seviyorsan, ömrünü vereceksin.
Sesini duysam da her an yüzünü görmek gibi değiI, özIediğimi biI her an çünkü hiçbir şey seni sevmek gibi değiI.
Sana doğru bir keIebek uçurdum, dağIarı denizIeri aştı seni buIdu, yanağına ufacık bir öpücük kondurdu. Hissettin mi?
BuIutIara yükIedim hasretimi, rüzgârIarIa yoIIadım sevgimi, yağmurIar yağdırdım gözyaşIarımIa küçük meIekIer gönderdim seni öpmeye. GeIdiIer mi?
En çok ta çayın demlisini aşkın senlisini seviyorum aşkım...
Anladım ki beni annem senin için doğurmuş bebeğim.
Elini tutup, gözlerine baktığım Seni seviyorum diye haykırdığım “Son Aşkım” sen olur musun?
Tüm hayallerim seninle tanıştığım gün gerçekleşti.
Eğer bir gezegen olsaydım, benim Ay’ım olmanı isterdim. Çünkü sadece sana bakarak dönmek beni evrenin en mutlu gezegeni yapardı.
Aşkını bulmam yıllar sürdü, bu yüzden gitmene asla izin vermeyeceğim.
”En güzel yarınlar senin olsun, sen buna layıksın ömrün mutluluklarla dolsun. Eğer gün gelir de sen beni unutursan, inan ki tatlım canın sağ olsun.”
”Öyle mutlu ol ki; güzellikler bile seni kıskansın. Gözyaşların yanağında nem değil dudaklarında kahkaha olsun. Mutluluklar hep senin olsun.”
”Yağmur, mutluluğuma gölge düşürmek için yağıyorsun aldırmıyorum… Niyetin beni ıslatmaksa ben zaten ağlıyorum…”
”Sonbahara inat ağaç hala yeşermekte, geceye inat gün hala ağarmakta, ben ise kadere inat hala seni sevmekteyim. İnat bu ya, mahşere kadar ‘seni seveceğim’…”
Ben seni unutmak için sevseydim sana olan tutkumu kalbime değil, güneşin çıktığı zaman kaybolan buğulu camlara yazardım…
Ayrılık küçük sevgileri öldürür, ama büyük sevgileri güçlendirir. Tıpkı rüzgarın mumu söndürüp, yangını körüklediği gibi…
Seni Seviyorum” derken asla yalan söylemedim. Yalan söylerken de asla “Seni Seviyorum ” demedim
Bir gül olmak isterdim! Neden mi? Beni koparıp kokladığında vücudunun derinliklerine girip bir daha oradan çıkmamak için?