Güzel Sözler
Mobil uygulaması yayında
Ücretsiz

Niccolo Machiavelli Sözleri

Sayfa İçeriği: Niccolo Machiavelli Sözleri, Niccolo Machiavelli Sözleri Kısa, Niccolo Machiavelli Sözleri Özlü, Anlamlı Niccolo Machiavelli Sözleri, Niccolo Machiavelli Sözleri Twitter, Niccolo Machiavelli Sözleri Facebook

İtalyan asıllı olan diplomat Niccolo Machiavelli'ye ait Sözlerin en güzellerini sizler için hazırladık. Tumblr, Twitter ve diğer tüm sosyal medya hesaplarınızdan Anlamlı Niccolo Machiavelli Sözlerini paylaşabilirsiniz.

Niccolo Machiavelli Sözleri

Editörün Seçimi: Adalet daima güçlüden yanadır. (Niccolo Machiavelli)


İnsanlara ya iyi davranınız ya da onları ayaklarınızın altında eziniz. Çünkü az incindiklerinde intikam peşine düşebilirler, daha fazlasındaysa bunu akıllarına bile getiremezler.


Bir değişim, daima başka bir değişimin oluşumuna zemin hazırlar.


Aşağıdaki ve mütevazı birisinin, prenslerin yönetimlerini tartışmaya ve kurallarını belirlemeye cüret etmesinin kendini beğenmişlik olarak addedilmesini istemem; çünkü nasıl manzara resmi yapanlar, dağların ve yüksek yerlerin yapısını gözlemlemek için ovada alçak bir konumda duruyor ve alçak yerlerin yapısını gözlemlemek için dağların tepesine çıkıyorlarsa, aynı şekilde, halkların yapısını iyi tanımak için prens olmak ve prenslerin yapısını iyi tanımak için de halktan birisi olmak gerekir.


Amaca ulasmak için her araç yasal ve ahlakidir.


İnsanlar üzerinde hakimiyet kuran devlet ve iktidarların hepsi, geçmişte olduğu gibi günümüzde de, ya cumhuriyet ya da krallık olarak ortaya çıkmışlardır.


İnsanlar, ya korktukları, yahut da gıpta ve haset ettikleri şeylerden nefret ederler.


İnsanların büyük çoğunluğu özellikle de eğitimsiz olan saf ve zayıf karakterlidirler. Bu yüzden aldatmak ve kandırmak isteyen kötü niyetli bir insan dilediği kadar ahmağı kolayca bulabilir. Eğitim ve bilgi o yüzden her insana gereklidir.


Adalet daima güçlüden yanadır.


İnsanlar o kadar safdildirler ve anın gereklerine öyle kölece boyun eğerler ki, aldatan kişi, her zaman aldatılmaya hazır birisini bulacaktır.


Herkes, seni göründüğün gibi algılar, sadece bazıları gerçekte ne olduğunu tecrübe ederler.


Başkasının güçlenmesine neden olan kişi, kendi yıkımına yol açar; çünkü o güç, ya becerinin ya zor kullanmanın sonucudur ve güçlü hale gelmiş kişi için bu iki nitelik de kuşkuludur.


Sevilmekten çok korkulmak daha güvenli olacaktır. Çünkü genel olarak söyleyebiliriz ki insanlar nankör, değişken, ikiyüzlü, korkak, açgözlüdür ve siz başarılı oldukça tamamen sizin tarafınızdadır.


Kesin kanım o ki, atılgan olmak temkinli olmaktan daha iyidir; çünkü talih dişidir..


Zaman, her şeyi silip süpürür ve iyiliği getirebileceği gibi, kötülüğü de getirebilir.


"Oysa bu dünyada her şey tümüyle kabasabadır.."


İnsanlar uğradıkları küçük zararların intikamını alır ama büyük zararlarınkini alamazlar; bu nedenle başkasına verilecek zarar, onun intikam almasından korkmayacağınız kadar büyük olmalıdır.


"Hiçbir şey kendi öz gücünde dayanmayan bir iktidar gösterişi kadar zayıf ve istikrarsız değildir.."


İnsanlar, yazgılarının da değişeceği beklentisiyle, hükümdarlarını değiştirmeyi severler.


Başkasının güçlenmesinin nedeni olan kişi, kendi yıkımına yol açar; çünkü o güç, ya becerinin ya zor kullanmanın sonucudur ve güçlü hale gelmiş kişi için bu iki nitelik de kuşkuludur.


Ordun güçlü olsa da yeni bir eyaleti ele geçirmek için oranın halkıyla iyi geçinmelisin.


Topraklarında farklı dilin, âdetlerin ve yasaların olduğu bir devlet ele geçirildiğinde burada onları yenmek için hem iyi talihe hem de becerikliliğe ihtiyaç vardır. Bu gibi bir devleti ele geçirmenin en iyi ve en etkili yolu, prensin bizzat oraya gidip yerleşmesidir. Bu süre içinde sahip olduğu toprak daha güvenli ve sürekli olacaktır. Bu yönde Türkler de Yunanistan'a ilişkin öyle yaptı. Eğer yapmasalardı, buraya hakim olmak için alacakları önlemlerin tümü başarısız olur asla oraları ellerinde tutamazlardı.


Devlet bir ulusa dayaniyorsa, yeterli gücü bu kökten alabilir. Kilise devletin karsisinda ya da üstünde olmamalidir.


Doğada hep iki çizgi varolmuştur. Biri zirve diğeri diptir. Zirveye çıkanlar daha fazla yükselemeyecekleri için düşerler, diptekiler ise daha fazla aşağı düşemeyecekleri için yükselirler. İşte doğada iyiden kötüye kötüden iyiye bir gidiş vardır.


Düşmanınıza saldırabilirsiniz; doğru mu yanlış mı yaptığınızı düşünmeniz gerekmez, er ya da geç yargı(ç)larınız sizi haklı çıkarmak için en iyi gerekçeleri bulacaktır nasıl olsa.


Üç çeşit zeka vardır. Biri kendiliğinden anlar, öteki başkalarının kendisine anlattıklarını anlar, üçüncüsü ise ne kendiliğinden anlar ne de başkalarının anlattıklarından. Birincisi çok değerli, ikincisi sadece değerlidir, üçüncüsü ise bir işe yaramaz.


Eğer bir millet iktidarda bulunan kişilerin şerefsizliğini, alçaklığını, hırsızlığını, yalnızca kendi siyasi görüşünden olduğu için görmezden geliyorsa, o millet erdemini yitirmiştir. Erdemini yitiren millet bir gün vatanını yitirir.


İyi bir düzen kurmuş devletler ve erdemli hükümdarlar, seçkinleri kırmamaya; halkın beklentisine yanıt vermeye ve onu mutlu etmeye özen göstermişlerdir. Bu konu, hükümdarın üzerinde durması gereken en önemli konulardan biridir.


Savaştan kaçınmak mümkün değildir, sadece düşmandan üstün olana kadar erteleriz.


Korkulmak sevilmekten iyidir. Sevgiyi ayakta tutan şey, şükran hissidir. Ancak insanlar fazlasıyla bencil olduklarından, kendi işlerine geldiği noktada bu şükran hissini bir kenara bırakıp çekip gidebilirler. Oysa korkuyu ayakta tutan, cezalandırılma olasılığıdır ki bu olasılık her zaman daha etkilidir.


Sevilmekten çok korkulmak daha güvenli olacaktır. Çünkü genel olarak söyleyebiliriz ki insanlar nankör, değişken, ikiyüzlü, korkak, açgözlüdür ve siz başarılı oldukça tamamen sizin tarafınızdadır.


Ve her kim yeni iyiliklerin büyük kişilere eski haksızlıkları unutturduğunu sanıyorsa, kendini aldatıyor demektir.


"Genel olarak insanlar elleriyle değil gözleriyle yargılarlar.."


"Başkalarının yanlışını düzeltmeyi değil de, hata   işlememeyi daha iyi bilen kişiler vardır"


Başkasının silahları sana uymaz,ya sana ağır gelir ya da vücudunu sıkar.


Gerçek yaşamla, düşlenen yaşam birbirinden o kadar uzaktır ki olanı bırakıp olması gerekenin arkasından giden kişi elindekinden de olur.


"Kral olmak için bir tek krallığı eksikti.."


Hiçbir devlet her zaman şaşmaz kararlar alabileceğini sanmamalı, aksine aldığı bütün kararların belirsizlikler içermesi gerektiğini düşünmelidir; çünkü doğanın düzeninde bunu görürüz: Ne zaman bir sakıncadan kaçmaya çalışsak, bir başkasına düşeriz; ama sağduyu, sakıncaların niteliklerini tanımayı ve en az kötüyü iyi olarak seçmeyi bilmek demektir.


Yapılan iyiliklerin eski kötülükleri unutturduğuna inanan biri kendisini aldatmış olur


Gene de, birisinin canını alması gerekiyorsa, bunu, uygun bir gerekçesi ve açık bir nedeni olduğunda yapmalıdır; ama özellikle başkasının malından uzak durmalıdır; çünkü insanlar babalarının ölümünü mal varlıklarının kaybından daha çabuk unuturlar.


Eğitmen olarak yarı insan, yarı at birinin görevlendirilmesinin yalnızca bir anlamı vardır: Prensin, her iki doğasını da nasıl kullanacağını öğrenmesinin gerekliliği. Çünkü biri olmadan diğeri sağlam kalamaz.


Genel olarak insanlara ve sözlerine güvenilmez, çünkü insanlar size verdikleri sözü tutmayacak sefil yaratıklardır, sizin de onlara verdiğiniz sözü tutmanız gerekmez.


Her hatamın arkasından sonumun geldiğini düşünürüm. Ancak rakiplerim hatanın büyüklüğü karşısında şaşırıyor, her hatamda keramet arıyorlardı. Böyle böyle ünlü oldum.


Herkes senin nasıl göründüğünü bilir ama çok az insan nasıl olduğunu hisseder.


Bir yöneticinin zekasını belirlemenin ilk yolu; etrafındaki insanlara bakmaktır.


Kaçman gerektiğinde kaç, cesur olman gerektiğinde cesur ol, her şeyi kendin için yapıyorsun.


İlginçtir, sana kusursuz gözüken bir yol felaketin olurken, tam tersine, kusurlu gözüken bir yol sana güven ve esenlik sağlayabilir.


Yapılan iyiliklerin eski kötülükleri unutturduğuna inanan biri kendisini aldatmış olur.


Hükümdar halkı öyle korkutmalıdır ki,sevilmese bile nefret de uyandırmasın. Halkın malına ve ırzına dokunulmazsa bu da sağlanabilir. Gerektiğinde sebepleri açıkça belirtilerek birinin kanına girilebilir. Ancak özellikle kimsenin malına dokunmamak gerekir.Çünkü insanlar babalarının kaybını unuturlar da mallarının kaybını unutamazlar.


Kendi düşen adam bırak düşsün . Eğer bir başkası tarafından itilmişse işte o zaman onu tut.


Kaçman gerektiğinde kaç, cesur olman gerektiğinde cesur ol, her şeyi kendin için yapıyorsun.


Düşmanınıza saldırabilirsiniz; doğru mu yanlış mı yaptığınızı düşünmeniz gerekmez, er ya da geç yargı(ç)larınız sizi haklı çıkarmak için en iyi gerekçeleri bulacaktır nasıl olsa.


Bana göre, sadece kendi gücüne dayanıp, insan ve para gücüyle iyi bir ordu kurup gelebilecek her türlü saldırıya yanıt verebilen hükümdar, tam hükümdardır.


İnsanoğlu için hedefe ulaşmak adına daha önce denenmiş yolları takip etmek, daima daha güven vericidir.


"Yurttaşlarını öldürmeyi dostlarına ihanet etmeyi ne verdiği söze saygısının ne acımasının ne de dinin olmayışını meziyet olarak adlandırmak mümkün değildir.."


Sana kusursuz gözüken bir yol felaketin olurken, tam tersine, kusurlu gözüken bir yol sana güven ve esenlik sağlayabilir.


“‘Nasıl olsa biri gelip beni kaldırır’ düşüncesiyle yere düşülmemelidir.”


İnsanlar ya korkudan ya da nefretten zarar verirler.


Halk her zaman görünüşe ve olaylara önem verir. Toplumu   oluşturan da halk değil midir? Azınlığın sesine ancak, çoğunluk kararını   nereye oturtacağını bilemediği zaman kulak verir.


İnsanlar genellikle nankör, değişken, ikiyüzlü, tehlikeden kaçan, çıkarlarında hasis yaradılıştadırlar. Kendilerine iyilik yaptıkça sizinle olurlar. Onlara ihtiyacınız olmadığı zaman kanlarını, mallarını, canlarını, çocuklarını size adarlar. Fakat tehlike baş gösterince herkes ortadan kaybolur.


Savaştan kaçınmak mümkün değildir, sadece düşmandan üstün olana kadar erteleriz.


Devletten bağımsız ahlak ve hukuk düşünülemez.Devletin bitiği yerde, hukuk da ahlak da biter. Hukuk ve ahlak devlet için vardır.


Adalet daima güçlüden yanadır.


İnsanlar size karşı suç işledikleri ve kötülük yaptıkları zaman, sizin onlara vereceğiniz yanıt, onların size yaptığından bin beter olmalıdır.


Kendi düşen adam bırak düşsün .Eğer bir başkası tarafından itilmişse işte o zaman onu tut.


Eğer kötülük yapılacaksa bir anda yapılmalıdır. Bu yolla, kısa sürelere sığacağı için sonuçları daha az acı verir. Fakat iyilikler yavaş yavaş hayat geçirilmeli; tadında böylece daha iyi varılmalıdır.


Her ne pahasına olursa olsun, iyiyi kollayan, ahlaklı, erdemli davranmaya kararlı kişi; iyi olamayan öteki çok sayıda insan arasında yok olup gitmekten kurtulamayacaktır.


...Ve bu son niteliğe sahipmiş gibi görünmekten daha gerekli şey yoktur. İnsanlar genel olarak elleriyle değil, gözleriyle yargıda bulunurlar; çünkü herkes görür, ama çok az kişi duyumsar...


İnsanlar babalarının yitiklerini unutur ama mallarının yitikliğini unutamazlar...


Bilge kişilerin de hep düşündüğü ve söylediği gibi, "kendi gücümüze dayalı olmayan bir iktidardan daha dayanıksız daha geçici başka hiçbir şey yoktur."


Prenslerin düşüşüne neden olacak ve değinmeden geçemeyeceğim bir hatadan söz etmek istiyorum.
Bu, sarayları dolduran dalkavuklardır.


İnsanın temel özelliği değişmezliğidir. İnsan geçmişte ne ise, güncelde aynıdır ve gelecekte de aynı kalacaktır.


...özellikle başkasının malından uzak durmalıdır; çünkü insanlar babalarının ölümünü mal varlıklarının kaybından daha çabuk unuturlar...


Sen de Yorum Yap veya Sözünü Yaz