Sayfa İçeriği: Kolpa Sözler, Kolpa Sözleri, En Kolpa Sözler, Anlamlı Kolpa Sözler, Komik Kolpa Sözler, Güzel Kolpa Sözler, Kolpa Laflar, Kolpa Mesajlar, Kolpa Sözler Twitter
En kolpa sözleri sizler için bir araya getirdik. Bu sayfamızda sizler için hazırladığımız kolpa lafları siz de Whatsapp, İnstagram, Twitter gibi sosyal medya hesaplarınızdan paylaşabilirsiniz.
Editör Seçimi: Biz sevdik mi profilinde ilişkisi yok yazma. Dünya ile ilişkisi yok yazar..
Gökyüzü; bazen ciğerime doluyor.
Söyle, sen nasıl öğrendin unutmayı birikti her acı içimde, kendime yer kalmadı. . .
Dertler nereden gelirse gelsin, neyse ki çayın demi var, hayatın gamına inat.
Allah yarattı demem, döverim..
- Charles Darwin
Senin sesin güzeldir, hadi bize iki çay söyle.
Belki sihirbaz değildik ama bizde çok şeyimizi kaybettik.
Alttan aldık yeteri kadar, bundan sonra herkes ederi kadar!
Gel desen gelirim, hadi git de ben giderim Sevmesen de severim gurur benim neyime.
Adamın sokağına SÖYLE SEN NASIL ÖĞRENDİN UNUTMAYI yazmaya gidicem. az kaldı.
Unutulur elbet her şehir ve her insan. .
Ölünmüyor mutsuzluktan.
Sofular haram demişler, bu aşkın şarabına. Ben doldurur ben içerim, günah benim kime ne!
Bazen sevda o kadar acıdır ki; öve öve bitiremediğiniz aşkınızı, gün gelir söve söve bitirirsiniz!
Yalnızlığına iyi bak sahip çık, kaç kişinin emeği var onda kim bilir.
Şaire sormuşlar; gidene mi küfür etmeli, kalıp bekleyene mi? Şair durur mu, yapıştırmış cevabı; ikisini de salla, çay var mı çay.
Senin sesin güzeldir, hadi bize iki çay söyle.
Şikâyetçiyim! Aşk yolunda gasba uğradım hâkim bey, hayallerim önemli değil, kalbimi versin yeter. İçinde kimliğim vardı!
Firari saatler arkasından gelen isyankâr sokakların, tövbekâr çocuklarıyız biz. Sevdiğimiz için yaşar, dostluğumuz için ölürüz. Hiçbir zaman hiçbir yerde kimseye boyun eğmeyiz!
Altın gibi kalbin olsa neye yarar, ayarın düşük olduktan sonra.
Biz kaybetmeye ilkokulda silgi ile başladık, sen neyin kafasındasın.
Öyle masum durduğuma kanma sakın şafak karanlık olsa da “firarım” yakın.
Bir rüzgar eser de ürperirsen, sebebi son nefesim
Yaşasak mı ölsek mi, karar vermek zor.
Sen istediğin kadar kalbimi kır; bende gözyaşı tükenmez güzelim!
Dertler nereden gelirse gelsin, neyse ki çayın demi var, hayatın gamına inat.
Benim hayatımda gülücükler olmadı sevgilim, acıyla bütünleşti kalbim, nasır tuttu sevgilerim. Gittin ya ne mi yapıyorum? Gözyaşlarımla nasır tutmuş hayallerimi yumuşatıyorum. Biz hayatı rüyalarımızda değil, yaşadıklarımızla anladık.
Cesaret bazen seçtiklerin değil, vazgeçtiklerindir.
Kara kalem yapmayı neden bu kadar çok seviyorsun diye soruyorsun ya; kimin ne renk olduğunu hala çözemedim.
Yüreği kolpa olan adamın yeri; ruhu fahişe olan kadının yanıdır.
Evet anladık biliyoruz zaten, tipinizin gideri var ama karakterinizin ederi yok!
Kış gelince hemen tutacak el ararsınız, ben anamın bol limonlu mercimeğiyle mutluyum.
Biz sevgide, aşkta hep gelmeyenleri bekledik, sonra sigaramızı yakıp kaçak çayımızı demledik.
Koşa koşa gelsen bile, yıldızları gökten indirsen de dikkat et sen kendine, iyi bak mutluyum böyle.
Senin dünyaya baktığın pencere kirliyse, benim çiçeklerim sana çamur görünür.
Bazen sevda o kadar acıdır ki; öve öve bitiremediğiniz aşkınızı, gün gelir söve söve bitirirsiniz!
O kadar kızın arasında gözün benim hatunuma kayarsa, ben de o zaman sana kayarım adamım.
Koşa koşa gelsen bile, yıldızları gökten indirsen de dikkat et sen kendine, iyi bak mutluyum böyle
Bak be güzelim ölüm tribine girmiş hayallerim var benim; yaşamak için umutlanan.
Hayat işte; bazı insanların denize karşı villaları var, bizim ise üstümüze yıkılan hayallerimiz.
YoksuIIuk kaç gün sürer baba? 40 gün oğuI! 40 günden sonra zengin oIur muyuz? Yok, oğuI, aIışırız.
Bambaşka seveceğiz! De nasıI seveceğiz.
Karanlık beni hapsediyor… Hepsi gerçeği görmem için… Ama gerçek olan tek şey ölüm… Ve o beni çağırıyor.
Şaire sormuşlar; gidene mi küfür etmeli, kalıp bekleyene mi? Şair durur mu, yapıştırmış cevabı; ikisini de salla, çay var mı çay.
Satmadık dostumuzu, bildik hasmımızı, kapatmadık eskilerden kalmış yaralarımızı, akıtırız kardeş uğruna kanımızı. Bilsinler ki krallar ölmeden bırakmaz tacını.
Karanlık beni hapsediyor. . . Hepsi gerçeği görmem için. . . Ama gerçek olan tek şey ölüm. . . Ve o beni çağırıyor.
Şaire sormuşlar; gidene mi küfür etmeli, kalıp bekleyene mi? Şair durur mu, yapıştırmış cevabı; ikisini de salla, çay var mı çay.
ÖIüm senin peşindeyken, sen neyin peşindesin?
Fahişe oImuş ruhIarın ispatı yoktur, bu yüzden vesikası oImayan herkes kendini namusIu zanneder.
