Sayfa İçeriği: Kıskandırıcı Sözler, Kıskandırıcı Sözler 2019, Anlamlı Kıskandırıcı Sözler, Kıskandıran Sözler, Kıskandırma Sözler, Harika Kıskandırıcı Sözler
En kıskandıran, en kıskandırıcı ve en kıskanç sözler arıyorsanız doğru sayfadasınız! Sizler için bu yazımızda birbirinden güzel kıskandırıcı sözleri bir araya getirdik.
Editör Seçimi: Herkesten kıskanacak kadar değil, herkesi kıskandıracak kadar.
Kırdım diyorsun zincirlerini; evet köpek de çeker koparır zincirlerini, kaçar o da uzaklara ama halkalarını boynunda taşıyarak.
Atı kıskandırmak için eşeğe binilmez.
Benim yaşadıklarım senin hayallerine çok gelir.
Ayrılıklar belini büksün sözlerim yüzünü güldürmesin! Sana son sözüm sende yaşa benim yaşadığımı kucak dolusu acılarla!
Bizi çekemeyenler besmele çeksin sayemizde imana gelmiş olur.
Bir aşkı sürdürmeyi de bilirim süründürmeyi de!
Ayrılıklar belini büksün sözlerim yüzünü güldürmesin! Sana son sözüm sende yaşa benim yaşadığımı kucak dolusu acılarla!
Sen benim dünyam olduysan, ben senin güneşin olmak isterim. Benim etrafımda dönmediğin sürece dünyanın sonu gelir.
Daldan dala atlayarak doğru ilişki bulmaya çalışanlara sesleniyorum; defalarca açılıp, asidi kaçmış kola kimseye tat vermez!
En ufak bir zorlukta çekip gidebiliyorsa, ona söylenecek tek söz: Cehenneme kadar yolun var!
Kargalar gülistanı işgal ettiklerinde bülbüller siner ve susar.
Yüzüme bakmaya yüzün olmadığına göre, artık profilime bakarsın.
Hadi yaramı sarmaya merhemin yok. Yalandan da olsa gönül alamaz mısın?
Dünyadaki tek güzl o da kafam güzel anam...
Bana sigaradan iyi geldiğin gün evleniriz.
Ben kötü biri değilim… Sen iyi biri olmamı haketmemişsindir.
Bir zamanlar uğruna dünyaları yakardım, şimdi kibrit bile çakmam!
Senin için gemi alacağım canım. Dümende on numarasın!
En ufak bir zorlukta çekip gidebiliyorsa, ona söylenecek tek söz: Cehenneme kadar yolun var!
Bir güzeli güzel yapan onun edebidir ve onu sevmek için büyük bir sebeptir.
Sen benim yüzüme bakamayacak kadar alçaksın baksan baksan benim sadece resmime bakarsın.
Aşkımız hüzün kokuyor bak sonunda terk ettin beni.
Çok yüksek bir yerden düşsende parçaların bulunur ama gönülden düşersen bir daha yükselemezsin.
Benim yaşadıklarım senin hayallerine çok gelir.
Az insan çok huzur.
Keyfin bilir güzelim, bana hasta olan çok!
Bir zamanlar uğruna dünyaları yakardım, şimdi kibrit bile çakmam!
İnsan bilmediği şeylerden korkar, senin bilinecek bir tarafın bile yok.
Normal insan beyninde milyonlarca nöron varmış. Merak ediyorum sen sıfır nöronla yaşamayı nasıl beceriyorsun?
Senin için gemi alacağım canım. Dümende on numarasın!
Hainlik yaparak gittikleri bu yüreğe, gün gelecek helallik isteyecekler yüzsüzce. O zamanda susmak yerine, tüküreceğim suratlarına!
Ayrılık içinde insanın gözünü açıp kapayıncaya kadar geçen zaman yıl gibi gelir.
Dön Dünya, dön. İstediğin kadar! Ne sen umurumdasın, ne de senin gibi dönenler.
Aşıkların gönüllerinin yanışıyla gözyaşları olmasaydı, dünyada su da olmazdı, ateş de.
Önce her şeyi siyaha boyamak lazım, sonra kurumasını bekleyip, üstüne beyaz harflerle yeni hikaye yazmak. İşte buna “unutmak” diyoruz…
Şimdi profilimden çıkabilirsin.
Ya sever bildiği gibi, ya gider geldiği gibi. Gidiyor musun? Git!
Normal insan beyninde milyonlarca nöron varmış. Merak ediyorum sen sıfır nöronla yaşamayı nasıl beceriyorsun?
Akıllarda ünlem! Yüreklerde soru işaretiyim? Anlayana az anlamayana çok gelirim!
Sen ancak benim mazilerimdeki bir anı’nın sonundaki nokta olursun!!!
Gördün demi beni sadece dertler tanıyor.
Sen bana benden vazgeçemezsin diyorsun yeri geldiği zaman kendimden bile geçerim.
Bu alemde dertlere boğulmak mutlaka birşeylerin cezasıdır.
Gömleğin ilk düğmesi yanlış iliklenince diğerleri de yanlış gider.
Boşuna dönüyorsun dünya! Okeyin ikisi de bende.
Küme düşse de hayallerim, şampiyonluğa oynar gülüşlerim!
Senin için gemi alacağım canım. Dümende on numarasın!
Akıllarda ünlem! Yüreklerde soru işaretiyim? Anlayana az anlamayana çok gelirim!
Normal insan beyninde milyonlarca nöron varmış. Merak ediyorum sen sıfır nöronla yaşamayı nasıl beceriyorsun?
Ben huzur aradım sen kusur. Şimdi bensiz kudur!
Duydum ki benden nefret etmişsin; eğer seni düşünecek vaktim olsaydı; bende senden nefret ederdim.
Tabağına yiyebileceğin kadar yemek, hayatına sevebileceğin kadar insan al. İsrafın lüzumu yok.
Hani olmazsa olmazımsın demiştim ya. Artık olsan da bir, olmasan da.
Yok, artık sana ait tek zerre bünyemde. Sen koca bir hiç oldun bende, ettiğin tek cümle ile!
Dediler ki: Gözden ırak olan gönülden de ırak olur. Dedim ki: Gönüle giren gözden ırak olsa ne olur.
Kendine iyimi bakarsın? Üstün açık mı uyursun? Ceketsiz dışarı mı çıkarsın? Allah belanı mı verir? Beni hiç ilgilenemez artık.
Eğer bir yerde küçük insanların büyük gölgeleri oluşuyorsa orda güneş batıyor demektir.
Keyfin bilir güzelim, bana hasta olan çok!
Her zaman her istediğini elde edemezsin ama yeterince denersen istediğin kadarını elde edebilirsin.
Haklısın güzelim bizden adam olmaz. Çünkü aşkı hala kalpte arıyoruz!
Geleni hak ettiği gibi ağırlamasını bildiyse bu yürek... Gideni de hak ettiği gibi uğurlamasını bilir elbet!
Seni hiç unutmadım inanır mısın? Yediğim salatada bile arar oldum…Bir hıyarın eksikliği bu kadar mı belli olur…
Seni terk edip gidene el sallamayı bilmelisin.
Bazen insanları tanımamak tanımaktan daha iyidir.
Ayakta ölmek diz üstü yaşamaktan daha çok onur vericidir.
Bu maskenin ardında etten fazlası var. Bu maskenin altında bir fikir var ve fikirlere kurşun işlemez!
'Kalpsizsin!' diyemem. Nefes alabildiğine göre mutlaka bir kalbin var. Zaten bu ruhsuzluğunla o kalp ancak nefes almana yarar.
Biliyorum, sığmazsın hiçbir yere bu sevdayla, dünya sana dar. Ama dayan gönlüm. Dayan ki her gecenin mutlaka bir sabahı var.
Can ve gönül de yani kalpte hakikat coşkunluklarını kaldıracak takat, kulakta da bunu işitecek istidad yoksa ben kime ne söyleyeyim?
Gülüşlerim var benim, her sıkıntıya eyvallah diyen.
Daldan dala atlayarak doğru ilişki bulmaya çalışanlara sesleniyorum; defalarca açılıp, asidi kaçmış cola kimseye tat vermez!
Önce her şeyi siyaha boyamak lazım, sonra kurumasını bekleyip, üstüne beyaz harflerle yeni hikaye yazmak. İşte buna “unutmak” diyoruz…