Sayfa İçeriği: Keskin Sözler, Anlamlı Keskin Sözler, Özlü Keskin Sözler, Keskin Sözler Kısa, Keskin Sözler 2019, Keskin Sözler Twitter, Güzel Keskin Sözler, Etkileyici Keskin Sözler, Keskin Sözler Tumblr
En keskin sözleri bu sayfamızın altından inceleyebilirsiniz. Ayrıca bu yazımızda yer alan keskin lafları Twitter, Whatsapp, Facebook ve İnstagram vb. hesaplarınızdan da hoşunuza gidenleri paylaşabilirsiniz.
Editör Seçimi: Adam olmayan düşman bile olmam. (Aşık Veysel)
Yağan yağmur boşuna yağıyor çünkü seni temizlemeye yetmeyecek.
Ve son sözü hep ‘alın yazısı’ söyler.
Dün yüreğimle anladım, bugün ise kafamla anlıyorum.
Eğer farklıysan, yalnızlığa mahkûm oluyorsun.
Aşk jilet yarası gibidir, acısı geçer izi kalır.
Bir erkeğin yumruğundan daha serttir bir kadının son sözü: Çünkü biri dişlerini döker, diğeri düşlerini.
Elinden geleni yaptıktan sonra, hala olmuyorsa, sıra ayağından geleni yapmakta; ‘gitmek’ gibi mesela. -Sunay Akın-
Gel hayatından “keşke” sözcüğünü çıkar onun yerine “bir dahaki sefere” de.
Doğru yolda gitmek, ters yönde giden araç gibidir. Herkes senin üstüne gelir.
Zorlu bir yola çıktınız ancak hiçbir zorlukla karşılaşmıyorsanız, durup bir yolunuzu kontrol edin.
Kalbi yorgun olanın dili keskin olurmuş. Ya kalbi yorgunun yanında olmayacaksın ya da yanında olduğunun kalbini yormayacaksın.
Benzer yönlerimiz yok diye seni terk edeceğimi mi düşünüyorsun? Benzer şeyler sıkıcıdır. Biz benzersiziz.
Fahişe olmuş beyinlerin ispatı yoktur. Bu yüzden vesikası olmayan herkes, kendini namuslu zanneder.
Derdine üzülüp hiç geçmeyecek sanma. Yaşadığın güzelliklere dalıp hiç bitmeyecek sanma.
"Bir kadın yarım saatlik bir konuşmayı devam ettirebiliyorsa, bu bile iyiye işarettir."
"Kim olduğunu bilmeyen insanların başka birisi olmaya çalışmaları çok garip."
Kalp ne ile doluysa, dudaklardan o dökülür gider.
Senin sesinde ayrı bir gökyüzü var.
Bir şeyle mücadele etmek için onunla yüz yüze gelmek gerekir.
"Başkalarına güvenmek boş. İnsan kendisi çaba harcamalı."
Eğer ikiyüzlü olacaksan, en azından birini sevimli yap.
Acının yan etkisi, güçlü bir karakter armağan etmesidir size.
Beğendiğiniz bedenlere, hayalinizdeki ruhları koyup, aşk sanıyorsunuz.
Sadece 3 tip insan doğruyu söyler. Çocuklar, sarhoşlar ve aşırı sinirliler.
Hayat üç buçukla dört arasındadır. Ya üç buçuk atarsın ya da dört dörtlük yaşarsın.
Sahip olduğun tek şey çekiçse, her şey çivi gibi görünmeye başlar.
Sana bir kapı bıraktım giderken; açtıkça beni, kapatırken kendini hatırla.
Karı kıza bakmakla değil, karına kızına bakmakla adam olunur.
Biz kaybetmeye, ilkokulda silgiyle başladık.
Gitme! Üşüyor ellerim…
Şimdi soruyorum sana;
Hiç'im olur musun?
Ses tonuna kadar özlüyorum.
İnsanlar, siz yanarken etrafınıza ısınmak için toplanmıştı. Bunu da unutmayın.
Kim olduğumu biliyorum, ama ne olduğumu bilmiyorum.
Ben kimseyi mumla aramam, görülmesi gereken ışığıyla parlar zaten.
Zor durumda kaldığınız zaman, bunun bir iyiliğini görürsünüz o da gerçek dostlarınızı tanırsınız.
Evet, doğrudur renkler ve zevkler tartışılmaz, sen benim rengimdeydin tartışmıyorum, şimdi başkasının zevkisin karışmıyorum.
Hiçbir zaman hayattan bembeyaz bir sayfa bekleme, çünkü ikinci sayfa bile, birincinin izlerini taşır.
Çöplükte gezen bir kişi ayağında çöp, gül bahçesinde gezen bir kişi ayağında gül yaprağı getirir.
Bir adam karısına arabasının kapısını acıyorsa emin olabilirsiniz: Ya arabası yenidir, ya da karısı.
Savaşımı kelimelerle vermeyi yeğledim ve kelimelerle saldırdım düşmanlarıma.
Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Bugün hayat veren su, yarın sizi boğabilir.
Sır gibi seversen eğer, muradın gerçekleşir. Çünkü tohum, toprağa gizlenirse yeşerir.
İnsanlara düşünmeyi öğretmiyorlar.
"Dünyanın en mantıklı iki insanı dahi mutlu bir birliktelik kurmakta çoğu kez zorlanır. "
Bileceksin; bu baş ağrısından, karın ağrısından, kalp ağrısından çok daha derin bir şey. Ruh ağrısı bu...
Belki dünya yıkılırdı ama bunun için gereken tek şey doğruları söylemekse, belki de dünya yıkılmalıydı.
"Sanırım, insan her şeye alışabiliyor.”
“Biliyor musun hayatım, dünyanın parasına sahip olsa da mutluluğu ve sevgiyi satın alamıyor insan.”
Mutlu kişi, değiştirilemeyecek olanı görmezden gelendir.
Acı gerçekler tarif edilemezdi. Başınız dönene kadar sizi birkaç kez çevirir ve midenize sert bir yumruk atardı.
Sır gibi seversen eğer, muradın gerçekleşir. Çünkü tohum, toprağa gizlenirse yeşerir.
Savaşımı kelimelerle vermeyi yeğledim ve kelimelerle saldırdım düşmanlarıma.
Derdine üzülüp hiç geçmeyecek sanma. Yaşadığın güzelliklere dalıp hiç bitmeyecek sanma.
Kalbimi ve ruhumu vermemin bir yararı yok, çünkü sen zaten bunlara sahipsin. O yüzden sana bir ayna getirdim. Kendine bak ve beni hatırla.
O değil de şimdi nüfus sayımı yapılsa, seni de adamdan sayacaklar ya, ona yanıyorum.
Senin dünyaya bakan camların kirli ise, benim çiçeklerim sana çamurlu görünür.
Öyle yağma yok. Herkesi yarına götüremeyiz. Kimileri dünde kalmalı, hak ettikleri yerde.
Bir sırrı tutar gibi tutmak istedim ellerini ve bir sırrı ağzımdan kaçırır gibi söyledim seni sevdiğimi.
Aylar sonra gelen ‘nasılsın’ mesajına verilecek tek cevap, Ne oldu kimse benim gibi sevemedi mi olur.
Ya sen benim neyi, nerede, ne uğruna, ne sebeple kaybettiğimi bilmiyorsun. Senin beni sevmeye yüreğin yetmez ki.
Her deniz gördüğünde oturup köşede saatlerce izlemek istiyorsun. Çünkü biliyorsun, içindeki gürültüyü anca böyle bir durgunluk yatıştırabilir.
Bütün güzel zamanları yitirmiş gibi hissediyorum.
Ne tuhaf, geliyor, geçiyor, katlanamam dediklerimize bir bir katlanıp, böyle yaşayamam diye diye yaşıyoruz. Asla unutmam dediklerimizi nasıl da unutuyoruz. İyi mi kötü mü bilmem ama olması gerekenler yer vermeyince olmasını istediklerine, insan ona da alışıyor öyle ya da böyle.
Bütün bir geceyi uykusuz geçirmene sebep olan şeyleri bir nefeste anlatamazsın. Önce içine atarsın, sonra da susarsın.