Güzel Sözler
Mobil uygulaması yayında
Ücretsiz

Hz. Ebubekir Sözleri

Sayfa İçeriği: Hz. Ebubekir Sözleri, Hz. Ebubekir Sözleri Özlü, Dini Hz. Ebubekir Sözleri, Anlamlı Hz. Ebubekir Sözleri, Hz. Ebubekir Sözleri 2019, Hz. Ebubekir Sözleri Facebook

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed'in yakın arkadaşı olan ve cennete girecek ilk kişi olan Hz. Ebubekir'e ait olan Sözleri derledik. Hoşunuza giden Dini Hz. Ebubekir Sözlerini sosyal medya hesaplarınızdan paylaşabilirsiniz.

Hz. Ebubekir Sözleri

Editörün Seçimi: Bir kaç günlük ömre aldanıp da, yarın Cenab-ı Hakk'ın huzurunda mahçup olmayın. (Hz. Ebubekir)


Kendine kabir değil, kendini kabre hazırla. / Hz Ebubekir


Allah sevdiği kullarına ahirette azap etmemek için günahlarına kefaret olsun diye dünyada sıkıntı verir.


Dâimâ mütevâzıdırlar.


Tövbe eden kişiyi gördüğü zaman sevinen.


Devemin yuları kaybolsa onu bulmak için Kur'an'a müracaat ederim.


Doğruluk emanet, yalancılık hıyanettir. / Hz Ebubekir


Kalp katılığı, çok yalan ve hasetten meydana gelir. / Hz Ebubekir


Kitaplar akıllı kişilerin bahçeleri, faziletli kişilerin güzel kokulu çiçekliğidir. / Hz Ebubekir


Sırrın senin kanındır, onu akıtma. / Hz Ebubekir


Mazlum'un bedduasından sakının.


Birine karşı sabrı kalmadığı vakit, Allah'ın sana ne kadar sabırlı olduğunu düşün.


Sabredin, her şeyin başı sabırdır.


“Allah, kulunun amelsiz sözünden razı olmaz.”


“Hakk’ı tanıyan ariflerin kölesi ol!”


“Kendini ıslah et ki, insanlar da sana karşı iyi davransınlar.”


“Hakk’ı tanıyan âriflerin kölesi ol!”


“Dört kimse Allâh’ın sâlih kullarındandır:


“Akıllı kimse, takvâ sahibi olan; akılsız da zâlim olandır.”


“Allah, kulunun amelsiz sözünden razı olmaz.”


“Benim nezdimde sizin en kuvvetliniz, hakkını alıncaya kadar zayıf olan kimsedir. En zayıfınız da ondan başkasının hakkı alınıncaya kadar güçlü kimsedir.”


“Allah Teâlâ Kur’an-ı Kerim’de vereceğini vaat ettiği mükâfatı azap ile birlikte zikretti ki, bu vesileyle kul ibadete rağbet etsin ve azaptan korksun.”


Siz Ömer’i tanımamışsınız, Ömer öyle biridir ki ondaki rahmet damarı en az kuvvet damarı kadar güçlüdür.


Beni Ömer mevzuunda Allah ile
mi korkutuyorsunuz? Rabbimin huzuruna çıkıp
da sorulduğu zaman diyeceğim ki, kullarına,
onların en hayırlısını baş seçtim."


Ey, insanlar; eğer M......'e tapıyorsanız, bilin ki:
O öldü! Eğer Allah'a tapıyorsanız o (Hayy)dir ve
(Lâyümût)tur; ölmez!"


Bilmekte şüpheye düşeceğiniz işlerin ilmini de
gaiblerin âlimi olan Allaha havale ediniz!


İnsanlar!
Benim size öğüdüm, Allahın azap ve
ukubetinden kaçmanız ve sevip sevmediğiniz
her işde hakkı tutmaya bakmanızdır. Her işde doğruluk...


Kendine kabir değil, kendini kabre hazırla. / Hz Ebubekir


Şu dört özelliği taşıyan allah 'in iyi kullarındandır: tövbe edene sevinen, günahkarın bağışlanmasını dileyen, kötüye(ıslahı için) dua eden, iyiye yardımda bulunan. / Hz Ebubekir


Bir kaç günlük ömre aldanıp da, yarın Cenab-ı Hakkın huzurunda mahçup olmayın. / Hz Ebubekir


Kabre azıksız giren, vapursuz denize çıkmış gibidir. / Hz Ebubekir


Dört şeyi dört yere bırakın;uyumayı kabre.rahatı sırat köprüsüne.övünmeyi mizana.arzu ve istekleri cennete. / Hz Ebubekir


Olgun kimse affetmeyi borç, iyilik etmeyi farz olarak kabul eder. / Hz Ebubekir


“Bir hayrı kaçırırsan onu yakalamaya çalış. Elde edince de onu geçmeye bak. Daha güzelini yapmaya gayret et.”


“Hiçbir bela yoktur ki, ondan daha kötüsü olmasın.”


Komşunla münakaşa etme; zira misafirler gider, o kalır.


Dört şeyi dört yere bırakın;uyumayı kabre.rahatı sırat köprüsüne.övünmeyi mizana.arzu ve istekleri cennete.


Övünmeyiniz! Hem topraktan yaratılmış hem de toprağa dönünce kendisini kurtların yiyeceği insanın övünmesi neye yarar!


Akrabalar arasındaki düşmanlık ormana düşen ateşten farksızdır.


“Sabırda zarar; hüzün ve telâşta fayda yoktur.”


“Allah’tan âfiyet isteyiniz. Hiç kimseye yakînden sonra âfiyetten daha fazîletli bir şey verilmemiştir.”


“Dünya mü’minlerin pazarı; gece ile gündüz sermâyeleri; güzel ameller ticaret malları; cennet kazançları; cehennem de zararlarıdır.”


“Övünmekten sakının! Topraktan yaratılan, yine toprağa dönecek ve kurtlar tarafından yenilecek olan insanın övünmek neyine! O, bugün canlı, yarın ölüdür.”


“Nerede herkesin hayran olduğu güzel yüzlü insanlar! Nerede gençliğine mağrur olan yiğitler! Nerede ihtişamlı şehirler kurup etrâfını yüksek surlarla çeviren hükümdarlar! Nerede harp meydanlarının mağlûbiyet tanımayan kahramanları! Zaman hepsini çürütüp yerle bir etti. Hepsi kabrin karanlıklarına gömülüp gittiler. Acele edin, acele edin! Vakit geçmeden aklınızı başınıza alın da ölüm ötesine bir an evvel hazırlanın! Kendinizi kurtarın, kendinizi kurtarın!”


“Allâh’ın, sizden önce gelip geçen kullarının hâlini tefekkür edin! Dün nerede idiler, bugün neredeler?”


“Bir hayrı kaçırırsan onu yakalamaya çalış. Elde edince de onu geçmeye bak. Daha güzelini yapmaya gayret et.”


“Şöhretten kaç ki, şeref seni takip etsin. Ölüme karşı hazırlıklı ol ki, sana hayat verilsin.”


“Allah’tan afiyet isteyiniz. Hiç kimseye yakinden (kati bir imandan) sonra afiyetten daha faziletli bir şey verilmemiştir.”


“Allah dostları (mizaçlarına göre) üç sınıftırlar. Her üç sınıf üçer alametle bilinir:


"Hiçbir hayır yok ki o ikinci olsun; o tek bir yerde ikinci idi; o ikinciliği de Kur'an'a geçti. Sevr mağarasında ikinin ikincisi idi; Onun dışında her hayrın birincisi idi, sahabenin incisi idi, evveli, ilki idi..."


Peygamber olmayan bir insan, İslâm'ı ancak onun yaşadığı derecede bir samimiyetle yaşayabilirdi.


Sahabîler, Hz.Ebubekir'in, Hz.Ömer'i halife tayin etmesini yerinde ve bilgece bir karar olarak görmüşlerdi. Nitekim Buharî ve Müslim'de yer alan bir rivayette, halife Ömer ölüm döşeğindeyken Abdullah' ın, kız kardeşi Hafsa'ya babasının halife tayin etmediğini ve bunun Müslümanlar için iyi olmayacağını söylediği, kardeşinin de Hz.Ömer'e gidip halife tayin etmesinin gerekliliği konusunda konuştuğu yer almaktadır.


Ömür konusunda Hz.Ebubekir "Umutlarınız yok olup, amelleriniz kesilmeden ve kötü amelleriniz ile başbaşa kalmadan önce ömrünüzü değerlendirin.." demistir..


Kılıç bazı gerçekleri, değme edebiyatçılardan daha açık bir dille anlatır.


Bu dünya, üzerinde Hz. Ebubekir'in yaşadığı dünyadır.


Ey Eba Bekir, bizler Seyyidü'l - Enbiyâ Efendimiz (s.a.v)'in yanında bulunuyoruz. Cehennemden bahsediyor, cenneti anlatıyor. O derecede ki biz o âlemi gözümüzle görür gibi oluyoruz, sanki o âlemde yaşıyoruz. Resûlullah Efendimiz (s.a.v)den ayrıldığımızda ise eşimizle, çocuklarımızla, işimizle uğraşıyor, Efendimiz (s.a.v)'in anlattıklarından birçoğunu unutuyor, bir başka âleme dalıyoruz. Onun yanında bir türlü, yanında olmadığımız vakitlerde bir başka türlü oluyoruz. Bu duruma göre münafık olmaktan korkuyorum.


Muhammed İkbal; hacdan gelenlere, "Oralardan ne getirdiniz?" diye sorar. Tesbih, takke, seccade vb. cevaplar alınca da, "Keşke oralardan tesbih yerine Hz. Peygamber'in güzelliklerini, takke yerine Hz. Ebubekir'in sıdkını, seccade yerine Hz. Ömer'in adaletini, Hz Osman'ın hilmini şefkatini getirebilseydiniz." diyecektir.


O gece yatağına girerken gönlü hep, Rasûlullah'tan duyduğu mübarek sözleri tekrarlamaktaydı, "İkra' bismi Rabbikellezî halak... Yaratan Rabbinin adıyla oku..." diyor, kendini ayrı bir âlemin tatlı akışına bırakıyordu.


İnsanlık, Allah’ın davetine, îmanın mihverine, Kur’an’ın gölgesine gelmedikçe saadet yüzü görmeyecektir.


Hani Hz. Ebubekir'in ''Rabbim! Bedenimi öyle büyüt, öyle büyüt ki cehennemi yalnızca ben kaplayayım da orada başka kullarına yer kalmasın!'' alicenaplığı gibi bir şey...


Sen de Yorum Yap veya Sözünü Yaz