Sayfa İçeriği: Hüzünlü Sözler, En Hüzünlü Sözler, Hüzünlü Sözler 2019, Hüzünlü Sözler Facebook, En Güzel Hüzünlü Sözler, Özlü Hüzünlü Sözler, Hüzünlü Cümleler
Hüzünlü anlarınızda kendi ruh halinizi yansıtabileceğiniz Hüzünlü sözler bu sayfamızda! Dilerseniz bu anlamlı sözleri sosyal mecralarınızdan paylaşabilirsiniz.
Editör Seçimi: Sükûtun da sesi var ama. Onu anlayacak yürek lazım..
Bazen “nasılsın” demeye cesaret edemezsin,
Çünkü başkaları ile “iyi” dir bilirsin.
Bakmayın öyle tabii ki de ağlamıyorum, giden sevgilinin ardından su döküyorum…
Üzmeyin beni vallahi halim kalmadı.
“Mutlu” kelimesi “hüzün” ile dengelenmemişse anlamını yitirir.
Gök yüzü tek sığınağın olur bazen. Gündüzü masken olur, gecesi hüznün.
Gidişini ayık bir şekiIde izIedim, geIişini sarhoş bir şekiIde bekIedim
”Yokluğun gönlümde bir iç savaştır.”
Keşke hiç büyümeseydik dizlerimiz kanasaydı da kalbimiz hiç kanamasaydı.
Aynaya baktığında yüzün yerine, derin bir hüzün görürsün bazen. İşte o an, hiçbir şeyi toparlamaya umudun kalmaz.
Sonra dedim ki kendime: Hüznüne dost olmayanı, yüreğine yük etme! Azad et gitsin!
Kalkıp sana gelmiyorsam bu seni sevmediğim için değil, sevdiğim içindir.
Sükûtun da sesi var ama onu anlayacak yürek lazım.
Sosyetenin cilalı taşlarında dans etmesini bilmesekte yaralı kalbimizle sevmesini biliriz..
Bir bekleyenin olmalı, sen kendinden vazgeçsen de senden geçmeyen.
Gülmek her zaman mutlu olmak için değildir.
Bazen öyle gülmeler vardır ki, en büyük acıları gizlemek içindir.
Kalbime saray inşa etmeye çalışman çok güzel bir davranış. Ama keşke temeli atıp, derince kazdıktan sonra bırakıp gitmeseydin…
Yüzün değil, hüzün görünür bazen aynada. Çeki düzen veremezsin.
Peri masallarındaki hayal ürünleri gibisin, ancak o masallarla yaşarsın o masallarla uyanırsın yalan insan!
Söylenecek söz kalmadığında dudaktan dökülen sözdür hayırlısı.
Sükûtun da sesi var ama onu anlayacak yürek lazım.
Ve benim, birdenbire yüzünü değil, gözünü değil, senin sesini göresim geldi…
Üzüntü, yalnızca iki bahçe arasındaki bir duvardır.
Ciğeri kül ettikten sonra gelip üflemeye çalışmayın. Adama sorarlar yanarken nerdeydin diye.
Uyku düzenim ile moralimi hangisi daha bozuk diye yarıştırsak gözlerim kazanır. Güzel günleri göremiyorum doktor bey.
Gülüşlerimiz acıyla sınandı.
”Yüzün değil, hüzün görünür bazen aynada. Çeki düzen veremezsin.”
”Değer taşıyan tek hikaye vardır, oda bedelini sizin ödediğinizdir.”
”Kimse bilemez be canım. Bir yara bir ömrü nasıl kanatır.”
”Güvenme bana! Yüzüne güler, arkandan ağlarım.”
SENİ ÖLESİYE SEVDİM SÖYLEME FIRSATINI DA BULDUM AMA SÖYLEYEMEDİM BU YÜZDEN SENİ KAYBETTİM.
SEN BENİ ÖYLE BİR DURUMA GETİRDİN Kİ DOSTUM BİLE BANA GÜLDÜ BEN SENİ ÖYLE BİR DURUMA GETİRCEM Kİ DÜŞMANIN BİLE SANA AĞLAYACAK.
ANILARLA DOLDU TAŞTI BOŞ ODAM,ANDIKÇA KANADI İÇİMDE YARAM,BİR HAYALİM VARDI BİRDE SİGARAM ,SENİ ANDIM DURDUM SABAHA KADAR.
Öyle garibim ki şu dünyada. Aklında olduklarım balık, ömrümsün diyenler ise kelebek oldu.
Ardına bakmadan gidişini ayık bir halde izlemiştim. Şimdi gün olur dönersin diye, sarhoş şekilde dönüşünü bekler oldum.
Geleceğin adı gelecek. Ama oda gelmesin, seninle birlikte gelemedikten sonra.
Kalp gözüm hipermetrop olmuş, her yakın davrananı iyi insan sanıyor.
Gönül yıkana uyku haram olmalıydı, gönlü yıkılana değil...
Canımı yaka yaka yutkunduğum şeyler var; olup bitmeyen, geçip gitmeyen.
Belki hiç gelmeyeceksin! Belki hiç gelipte, sevmeyeceksin Ama, bir umut beklemek bir, umut yaşamak gibi bir şey...
Başkalarından farksız olurum, ölünceye kadar sevemezsem seni.
Derken tabuta koymak isteyecekeler beni vermemek için tutacaksın beyaz kefenimi!
Bir gün senden uzaklarda bir köşede öleceğim, sana olan aşkımı toprağa gömeceğim.
Hayattan kopmadık biz, ipi kesenler oldu.
Bir avuç sevgi karşılığında kandırılmış yüreğim,
Sarhoş değilim ama ayık da sayılmaz hayallerim.
Ömrümün her gününde, asırlık elem saklı… Adın kalbime mühür artık, dilde yasaklı!
Eyvallah ne güzel bir sözdür. Bazen kabulleniş, bazen boş veriş, bazen yol veriş; ama sonunda hep bir rahata eriş.
Bizim nikahımız mahşere kaldı, seven kalbim seni hiç unutmayacak…
Ne zaman sağır ressam kristal bir zemin üzerine düşen yağmur damlasının sesini çizerse seni o zaman unutacağım.
Ay değil, mevsim değil, bir ömür geçti sensiz, keşke böyle sevmeseydim ağlıyorum çaresiz.
Aslında suçum yok hâkim bey bende yakmak istemezdim bu şehri ama ne yapayım üşümesin sevdiğimin elleri…
Sensizliği dinlemek sessizliği dinlemekten zor ama en zoru sensizliğin sessizliğini dinlemek…
Hüznün bir okyanus olduğunu anlamalıyız, bazen içinde boğuluruz, diğer günlerde ise içinde yüzmeye zorlanırız.
Gözyaşları beyinden değil, kalpten gelir.
Beni defaatle üzen birini, defaatle sevdim
Kalbimin sokağına adımını atmayan adamı, sokak sokak izledim.
“Kimsenin can verdiği yok, yaşadığı da.
Herkes biraz var, o kadar.”
”Yerlisi değilim ben bu acının. Şartlar öyle gerektirince sonradan yerleştim.”
”Hangi mevsimin rüzgarıdır aşk? Ne yana dönsem yüzüme hüzün eser.”
”Misafir olarak geldi sanmıştım hüzün gönlüme. Meğer ev sahibi olacakmış bütün ömrüme…”
Sevgi güzellik ister gülüm güzellik emek ister güzellik tende değil gülüm yürekte ATEŞ ister
Düşen her yaprakta beni hatırla demiştim. Biliyorsun seni ben ağustosta sevmiştim. Bir görüşte aşık oldum. Adını can tanesi koydum.
Duvarlar da konuşmuyor. Dertlerimi bölüşmüyor. Zalim kullar gülüşüyor. Ölüm Ölüm Öldüm burada canım.
Her zaman bir bitiştir. Şuanım ve bundan öncesi. Her bitiş ise, beni ayrı bitirir. Yoktur bunun ötesi.
Bana her konuda güven ama, bir tek konuda asla güvenme. Hayatımda olmayacaksan sen, yüzüne güler arkandan ağlarım ben.
Başımı omzuma koyup kendimle dertleşmek istiyorum bir süre.
İyi insanlar kırıldıkları zaman sevmeyi bırakmazlar, ancak göstermeyi bırakırlar.
Artık biri bana 'seni seviyorum dese' ne gerek var diyecek kadar hissizleştim!
Bazen en mağsumudur hayaller birileri hayallerin içine girmedikçe...
Bekleme yapmayın aşkı alan acıya doğru ilerlesin...
Bir damla gözyaşı olmak isterdim; gözlerinde doğmak, yanaklarından süzülmek ve dudaklarında ölmek için…
Yıldızlar göz kırparken yanlız sandığın limanlara, maviye boya geceyi, işte o zaman yüreğinde büyüttüğün aşk tohumu çatladığında, sende öğrenirsin sevmeyi.
Gözlerinin güzelliyi güzel gözlu güzellerin gözünden de güzeldir güzelim.,!
Sen dünyaya sürgün bir meleksin ve ben seni o kadar çok seveceğim ki bir daha cennetine geri dönmek istemeyeceksin…
Kapağı tam kapatılmamış anılar, yerinden oynayan kaldırım taşları gibi, sizinde dengenizi bozuyor mu bazen?
Hiç kimseye hak ettiğinden fazla değer verme, ya onu kaybedersin, ya da kendini mahvedersin.
İhtiyacım olan neydi biliyor musun? Bir papatya yaprağı daha!
Gidişini ayık bir şekilde izledim, gelişini sarhoş bir şekilde bekledim!
Dediler ki; – yaşından çok daha olgunsun. – Evet dedim. Çünkü her zaman büyüklük bende kaldı.. Ondandır.
Bazen bu yüreğe bu kadar acı fazla deriz kendi kendimize. Ama hata bizde; küçücük yürekle kocaman sevmişiz, ne haddimize.
Sen bir şey söylemeden gidersin değil mi? Hem de öyle bir gidersin ki; bırak yaşamayı insanın nefes alması bile yarım kalır.
Üzüntü, zamanın kanatlarında uçup gider.
Gidince kendine iyi bak diyenleri de anlamam seninle iyi olan biri sen gittikten sonra nasıl iyi olabilir?
”Her insanın aynalara göstermediği bir yüzü ve kimseye söylemediği bir hüznü vardır…” (Robin Sharma)
Hayalin gözümden bir an gider mi açtığın yarayı yıllar sile rmi adını anmadan günler geçer mi unutmak mümkün mü sevdiğim seni?
Hayatta en büyük korku kaybetmektir. Kaybetmeye en çok korktuğum şeyi gösterdin bana. Dualarımda eksiksiz sen vardın. Şimdi yaşıyorsun beddualarımda.
Sevseydi, beni üzmezdi. Kimsenin üzmesine de izin vermezdi.
Yanlızlık insana çok şey öğretirmiş.Ama sen gitme ben cahil kalayım.
Sensiz gelen gelen güne küsüm, sensiz doğan güneş, batsın bu dünyada tek gayemsin, yalanım yok kanım aksın…