Sayfa İçeriği: Facebook Durumları, Facebook Durumları 2020, Facebook İçin Durumları, Facebook Durum Sözleri, Facebook Durumları Anlamlı, Facebook Durumları Etkileyici
Birbirinden hoş anlamlara sahip olan, etkileyici ve özlü Facebook Durumlarını sizlere sunmaktayız. Sizler de Facebook durumlarınızda bu sayfamızda yer alan Facebook İçin Durumları paylaşabilirsiniz.
Editörün Seçimi: Güvenme karaktersizin vefasına. Bugün över, yarın söver.
Mesela kırıldığım şeyleri sana söylemeyip içimde tutarsam, nefrete dönüşür söyleyemediklerim.
Bir kız bir erkek için ağlamışsa, O erkek bir daha aşık olmaz.
Herkesten kıskanacak gibi değil herkesi kıskandıracak gibi sev olur mu ?
Bir kokun bir de gülüşün, özle özle bitmedi.
Kıskançlık değil bu yaptığım. Ben sadece benim olanı başka biriyle paylaşmaya tahammül edemiyorum hepsi bu. Sadece benim olacaksın ve bende kalacaksın bunu unutmamalısın.
İnsanlar yaşadığı güven problemlerini birilerinin üzerine atıp duruyor. Fakat iş kendilerine geldiğinde tüm duyuları iflas etmiş oluyor.
Gönül kimi severse aşk onda güzeldir, başkasında kâr etmez!
Benimle onun arasında kaldıysan, onu seç. Çünkü gerçekten sevseydin, beni seçenek yapmazdın.
Dürüst bir insan daima çocuk kalır.
Fark ettim de, seninle konuşmayınca çok yalnız hissediyormuşum.
Sabah kalkıyorum aklımda sen, kahvaltıda sen, dışarı çıkıyorum, dizi izliyorum, kitap okuyorum hep sen sen sen, uyuyorum rüyamda bile sen.
Mutlu bir haber aldığımda ilk sana anlatmak istedim. Kötü günümde omzunda ağlamayı, zorlukları birlikte aşmayı, bugünüme yarın olmanı bekledim.
Bazı insanlar sizin iyi olmanızı kabul etmez. Onlara iyilik adına yaptığınız her şey pişmanlık olarak sizi yaralar. Kötü olun onlara.
İlla üzüldüm diye pankart mı açayım, tüm üzülenleri toplayıp devrim mi başlatayım, ne yapayım?
Masallar albayım… Bu dünyada sonu mutlu biten bir tek şey onlar.
Benden sonra gelen beni sana unutturur. Ama unutma hayat insana tükürdüğünü yalatmaz yutturur.
Hiçbir şey öfke kadar insan düşüncesini saptıramaz.
Güller anlatsın sana olan sevgimi, güller anlatsın yalnızlığımı, çaresizliğimi. Yavaş yavaş eriyen yüreğimi güller anlatsın ben anlatamadım.
Aşklarda Yarın diye bir şey yoktur! Aşık olmuşsan yarınsız sabahlara yelken açmayı göze almışsın demektir.
Kıskançlık her zaman gerçeklerden daha fazlasını bilir tek ihtiyacım neydi biliyor musun? Bir papatya yaprağı daha.
Sadece ruhun bedenden çıkmasıyla ölünmediğini; o kalbimden çıktığında anladım.
Sen umuda kurşun sıkma be sevgili, tek çarem sensin, ne zamanki ölmeyi göze aldın, bensiz ölünmez sevgilim mahşer dede yeminimsin.
Dünyada ki bütün çöller bir avuç kalırcasına birer tanecik insan olsalar ve bütün denizlerde ki sular bir yudum kalırcasına birer damla insan olsalar unutma ki tek seveceğim kişi sensin…
Facebook şifresini vermiyor diye kavga edip ayrılan sevgililer varmış. Lan benim sevgilim olsun Da Vinci’nin şifresini bile veririm.
Ölürsem beni yârimin kalbine gömün. Mekânım cennet olsun.
Gözlerinin ‘Kahve’sinden koy ömrüme, kırk yılın hatırına ‘Sen’de kalayım…
Yıkıldı yolunu bekleyen şehir. Şimdi gelsen de bir, gelmesen de.
Giderek daha çok seviyorum seni demişti. O yüzden gitti demek ki.
Marka olmak için değil insan olmak için çabalayın.
Değmiyor bazen uğruna yorulduklarımız.
Bir de kuşlar var hakim bey, her şeyin başı onlar. Onlar özgürlüğü koyuyor insanların kafasına.
Ben hiçbir zaman sesi duyulmaya ihtiyacı olupta gizli numaradan arananlardan olamadım.
Ben can yakmanın ne olduğunu canım yanarken unuttum.
Bir gün gelecek, Hiç ağlamayacaksın.. Alışacaksın.
Hoşça kal diyen geri gelmiyor.
Bu şehirde yaşadığım sürece bana hiçbir şey olmaz diye düşünüyordum. Ta ki sen hayatımdan gidene kadar, bu şehirde beni yalnız bırakana kadardı her şey. Şimdiyse kocaman bir şehirde tek kişilik bir hayat sürmeye çalışıyorum.
İyilik yapıp denize atın diyorlar fakat Konya’da adam iyilik yapıp nereye atacak? Demek ki her sözün anlamı çok doğru olmayabiliyor. İyilik yapıp suya at denseydi eğer doğru olurdu.
Kızların sakal sevdiğini bildiğimden 3 senedir tıraş olmamayı kafama koydum. Fakat bir kıza sahip olamasam da üçüncü senenin sonunda bizim buradaki camiden imamlık teklifi aldım. Teşekkürler kızlar sayenizde meslek sahibi olabildim.
O an her şey tam yolunda gidiyor. Tamam diyorum bu sefer oldu! Fakat bir anda bir şey oldu ve her şey tersine dönüp gidiyor.
Gülümsemeyi ihmal etmeyin. Bazısına yalandan, bazısına inattan, içten, bazılarına küfürden, bazılarına sevgili ile aşkla. Siz gene de gülün, gülüşünüz hak ettiğiniz yere ulaşacaktır.
Dünyada en çok sevdiğiniz kişi asla sahip olamayacağınız kişidir.
Hepiniz birilerinin arkasından konuşuyorsunuz. Ama nedense hepiniz meleksiniz.
Kimse göründüğü kadar dayanıklı değildir. Sadece görünmeyen yangınlar, duyulmayan fırtınalar, gizlice çürüyen ruhlar vardır. Sâdık Hidayet
Ben öğrencilerime, sabah kahvaltıyı birlikte yapamayacaksanız, iyi geceler diyemeyecekseniz, masal anlatamayacak ya da dua okuyamayacaksanız, akşam yarım saat konuşmayacaksanız çocuk doğurmayın diyorum. İlber Ortaylı
Hiçbir şey yapmadan da yorulabiliyor insan, düşündükleri ağır geliyor mesela. Octavio Paz
İnsanların birbirlerini kolayca ve çabucak yargıladığı, kimsenin kimseye ayıracak vaktinin olmadığı, gözlerin sadece bayram etmek için baktığı, dünyanın bir “körler ülkesi”ne dönüştüğü, acının ve sevginin pazarlandığı zamanlarda yaşadığını fark etmek, hangi yaşta olursa olsun, yaşlanmaya başlamaktır. Buket Uzuner
AŞK; Abdest gibidir, Şüpheye düşersen bozulur…
Karsı karsı dururken yüzüne hasret kaldım.. Al beni kıyamam seni…
Kadının şeytanla işbirliği bundan 10bin yıl önce Adem(a.s)in elmayı yemesiyle başladı.Günümüz erkeklerinin ayvayı yemesiyle devam ediyor..
O gogsune yattiginda sirf o rahatsiz olmasin diye nefes almamaktir ask..
Shop programıyla göz rengini değiştirenlere para biriktirip lens alıcam.
Küfür ağzıma yakışmıyor oIabiIir, fakat hak edenin üzerinde mükemmeI duruyor.
Varlığın bana yetmiyorken, yokluğunla avunmak zorundayım. Ya al götür kalanımı, ya da gel tamamla eksik kalan yanımı.
Sevgili gözün baktığı yerde değil, gözün daldığı yerdedir.
Arkamdan konuşmaya devam edin, çünkü karşıma çıkacak kadar büyük değilsiniz.
Bazı kişiler henüz benliklerini bulamadıklarını söylerler. Ama benlik insanın bulduğu değil, yarattığı bir şeydir.
Gittiğin yola inandıysan attığın adımlardan korkma.
Sorun, ne kadar derine düşmen değil, düştükten sonra nereye zıplayacağındır.
Gideceğiniz yeri bilmiyorsanız, vardığınız yerin önemi yoktur. P.Drucker
Sen sen ol! Mutluyken söz verme, üzgünken cevap verme, öfkeliyken karar verme!
Yeterli zamanım yok deme. Pasteur, Michelangelo, Leonardo da Vinci’nin de günleri 24 saatti.
İnsan başkasının yanlışını teraziye koymadan önce diğer kefeye kendini koynalı. Ne kadar doğruyum diye.
Şefkat iyileştiricidir. Çünkü insanın içindeki tüm hastalıklar sevginin eksikliğinden kaynaklanıyor.
Yuvasını seven bi kadının tahammül edemiyeceği zorluk yoktur.
Ne diyordu şair; yıkıldı yolunu bekleyen şehir, şimdi gelsen de bir, gelmesen de bir.
İlk güvendiğimsin sen benim, ilk aldanışım, ilk üzüntüm. Beni ilk öldürensin.
”Öyle biri değil” diye başladığım cümlelerden utanıyorum.
Her şeyi zamana bırakmaktan yoruldum. Gidip birilerini dövmek, birilerinin yüzüne tükürmek birilerine sımsıkı sarılmak istiyorum.
Bazı şeyler çabuk biter. Sigara, çay, uyku, sevdiğin şarkı, hep çabuk biter. Hızlı yaşarsan ömür, çok seversen aşk çabuk biter.
Okyanusta ölmez de insan, gider bir kaşık sevdada boğulur.
Şaka maka hiçbir şeye hevesimiz kalmamış ya.
Bazı insanları sevmemek için yığınla neden varken hala sevmek için çabalamak aptallığın diğer adıdır.
Gün geliyor eskiden görmek için can attığımız insanı görünce kafamızı çeviriyoruz. Hayat cidden çok garip.
Keşke tüm umutlarımı kaybettiğim anda bir mucize olsa, mesela tam şu an.
Eğer gökyüzü bir parça kâğıt, deniz bir şişe mürekkep olsaydı yine de sana olan duygularımı yazmaya yetmezdi. Seni o kadar çok seviyorum ki.
Doğan her günün sabahında, içimde gözlerini görebilmek aşkı olmasa, inan hiçbir şeye değmezdi yaşamak…
Aslında her insan zamanda yolculuk yapar! Kimi anılarıyla geçmişe kimi hayalleriyle geleceğe…
Ne seni unutturacak kadar zaman geçecek ne de geçen zaman seni unutturmaya yetecek bırakıp gitsen de unuturum sanma zaman alışmayı öğretir unutmayı asla.
Yüreğim hafif ıslaktır benim kuytu köşelerde ağlamaktan ve rengi hafif uçuktur kurusun diye kaç kez güneşe asmaktan. Seni seviyorum aşkım.
Ne zaman tutsam ellerini gözlerimin önünden mevsimler geçer, ne zaman gözlerin gözlerime değse saman yolundan bir yıldız düşer.
Çocuğum olunca adını “Yeni Klasör” koyacak kadar üşengecim.
Otobüste filmlere özenip başımı cama koyup biraz duygusallık yaşayayım dedim saniyede 60 defa başımı cama vurdum.
Eğer bir kızın görüntü fotoğrafları belden yukarı ise kısa boylu, omuzdan yukarı ise şişman, sadece gözleri görünüyorsa kaçın!
Ağaç ne kadar yüksek olursa olsun,yaprakları yine de yere düşer…
Yalnızlık, bir daha kırılmayacağın ve üzülmeyeceğin bir huzurdur. Onu çekilmez yapan tek şey ise ‘ yenilmişlik ‘ duygusudur.
Kaybedilen her bir öz, ağlamaklı her bir göz, bir kör düğüm oldu, çözebilirsen hadi çöz.
Ayakta ölmek, diz üstü yaşamaktan daha iyidir.
Okuyamadık abi durumumuz yoktu.
Bazı insanlara verdiğim değeri geri almak istiyorum…
Sen ona online’sın, o başkasına.
Seni sevmek ibadetim ama sevemem cenabetim…
Korkaklıkta ar, ilerlemekte şeref var…
Sen aklıma gelince, her şey gülümserdi.
Her şey yolunda olduğunda ben o yolda olmuyorum.
Gelen Gideni Aratır: Yeni sevgilinin, kendisinden önceki kızın ismini Google’da aratması.
İyi şeyler birdenbire olur; bu kadar bekletmez insanı.
Dans etmekten zevk alan birisi değilim fakat dans ettiğim zamanlarda karşımdaki kişi için buna katlanmaya hazırımdır.
Güzelliğine güvenen kişilere nasihat güvenmeyin bir sivilce çıkması ile o güzelliğiniz yerle bir olur. Malına da güvenme bir kıvılcımın olması yeterli!
Bana her gün seni ne kadar çok sevdiğimi soruyorsun. Sana direkt cevap vereceğim sevgilim. Telefon kumandasından, tuttuğum takımdan ve Pazar günü uykusundan bile daha fazla seviyorum.
Hayata ve kendime karşı o kadar büyük bir suç işledim ki şuan da ne yapacağımı bilemiyorum. Arkamdakilerden, çevremdekilerden nasıl kaçarım bilemiyorum. Fakat işlemiş olduğum suçu tabii ki kabul etmekteyim. Eğer sende beni seviyorsan duygumuz ortaklaşa ise suçuma ortak olup, benimle bu dünyadan kaçar mısın?
Başkaları ne der düşüncesi asla sizi yapacaklarınızdan alıkoymasın. Memnun etmeye çalıştığınız o insanlar bir gün kendi yollarına giderler ve siz, onlardan onay alacağım diye veda ettiğiniz hayallerinize uzaktan bakar, hayal kırıklıklarınızla baş başa kalırsınız. Audrey Hepburn
Tezer Özlü’nün dediği gibi, “neresinden tutacağız bu ülke üzerine kabus gibi çöken yaşamı?” bu cümle hâlâ geçerli, maalesef.
Bu şehir laubaliliğin, kötülüğün, ikiyüzlülüğün kaynaştığı bir şehir. İyi insanları yok mu? Dolu. Ama nasıl çekilmişler, nasıl ürkmüşler, nasıl kapanmışlar bir yere? Neredeler?
Az bilmek için çok okumak gereklidir.
Seni kafamdan koparıp atamadım. Kafamdan ve gönlümden. Bazen bir utanç gibi içimdesin. Bazen bir zafer gibi. Ama hatıran hep buruk, hep yaralayıcı. Ağrı desem değil, sızı desem değil. Daha köklü, daha köksüz.
Her türlü kötülüğü yapmaya muktedirken, kötü bir şey yapmamak, işte budur iyilik ve erdem.
Kadın hiç gitmeyecekmiş gibi sever ama yeri gelir, hiç sevmemiş gibi gider.
Bir bağIantıyı payIaşıp üstüne onu beğenip üstüne bir de “süpermiş yaa” diye yorum yazan insan. Bu kadarı yetmez. Seviş o bağIantıyIa.
Sözünüz senediniz kadar sağlam olamaz; çünkü belleğiniz hiçbir zaman onurunuz kadar güvenilir olamaz. Bernard Shaw
Bazen bir şeyleri oluruna bırakmak, onlara sarılmaya, uğraşmaya göre, kat kat daha güçlü bir eylemdir… Echart Tolle
Aldırma söylenenlere, varsın seni görenler ot sansın. Sen gül ol da uğruna ötmeyen bülbül utansın.
Basit kişiler hep ilgi görür. Kaliteli kişiler hep yalnızdır. Ucuz malın alıcısı çoktur. Necip Fazıl Kısakürek
Söylenecek söz kalmadığında, dudaktan dökülen tek sözdür; Hayırlısı.
Sarılmak için yürek gerekir.. Kollar sonraki iş.
Bir şeyin imkansızlık derecesiyle, onu isteme şiddetim tamamen doğru orantılı.
Ve bir gün hiç olmadık bir yerde hiç olmadık bir zamanda ben aklına geleceğim, önce biraz tebessüm edip sonra pişman olduğunu fark edeceksin.
Bi hıçkırarak ağlamak çok kötüdür, bir de ağlayamayacak kadar acıya alışmış olmak.