Sayfa İçeriği: Duygusal Aşk Sözleri, Duygusal Aşk Sözleri Uzun, Romantik Aşk Sözleri, Duygusal Aşk Sözleri Kısa, Duygusal Aşk Sözleri 2019, Duygusal Aşk Sözleri Özlü
Aşk Sözleri ile alakalı tüm duyguları bulabileceğiniz sözler burada sizlerin paylaşımına hazır ettik.. Sizler de Facebook, Twitter vb. sosyal medya araçları ile duygularınızı aktarabilirsiniz. Romantik Aşk sözlerinin en hüzünlü ve en etkileyici hali burada sizlerle.
Editör Seçimi: Öyle sevdim ki seni, kime anlattıysam yerinde olmak istedi.
Gel seninle Dünya’yı paylaşalım; deniz senin olsun; kumsal benim. Ay senin olsun; yıldızlar benim. Ya da gel şöyle yapalım; her şey senin olsun… Sen de benim.
Tüm bu mesafelere, tüm bu şansızlığa, aksiliklere, olumsuzluklara inat isyan edercesine Özlüyor Ve Seviyorum...
Aklıma koyԁum seni aklım almadı,
Kalbime koydum seni sana doymadım,
Arşımın aşkı уar,
Aşk sandığın kadar değil уandığın kadar…
Kim bilir nasıl güzel raks eder yüreğin aşkı bulunca. Ben cananın olayım, o raksa doyayım. Her kalp atışındaki ritmin eşsiz kokusu sinsin bedenime. Sultanım, ben bu aşk yolunda kulunuz, köleniz olayım.
Vazgeçilmez olan sen değildin. Vazgeçmek istemeyen bendim.
Karanlığın içinde ışık tutan, kaybolduğum çöllerin içinde rehberim olan, sevgisiyle beni sahiplenen sevgilim… Seni seviyorum. İyi ki varsın, iyi ki yanımdasın.
Sen üzülme diye içime attıklarım var benim;görmediğimi sandığın gördüklerim bilmediğimi sandığın bildiklerim farkında olmadığımı sandığın farkındalarım… Sen üzülme diye yâr…sen üzülme diye susuyorum Son dem bunlar…Aşk can çekişiyor görmüyormusun??
Yüzüme okunmuş bir dua gibisin sevgilim. Çok şükür bugün de aşığım sana.
Hayat hikayemin tek gerçeği Kahve gözlüm Sen gidersen yüreğim kerbela olur Hasretin bulut Yokluğun taş olur Yağar yüreğime Yağmur misali
BEKLENEN GÜN GELECEKSE ÇEKİLEN ÇİLE KUTSALDIR BENİM VEFASI EKSİK YARİM
İçimde yılgın rüzgârların ayak sesleri, sende daha yeni yeni kavak yelleri. Doğrusu yanlışı ağrısı sancısı ne varsa yaşanacak. Gözyaşı ayrılık pişmanlık dargınlık hepsi benim olacak.
Eğer beni bu sokakta, bu semtte, bu şehirde bulamazsan sevgilim bil ki ben, gözlerinin daldığı yerdeyim.
Hiç bir şeye değişmem aşkla bakan gözlerini. En son anımda bile söylemeliyim sevdiğimi. Hiç bir şeye değişmem senle geçen günlerimi. En son anımda bile tutmalıyım ellerini.
Bu ayrılık akşamında, gözyaşıma boğuldu dünya, sorma bana sensizliği, sorma bana gücün yoksa gelen aynı giden aynı, bırak beni yalnızlığıma.
Seni sevdiğimi ihbar etmişler ayrılığa. Geçen gün yokluğun gelip teslim aldı beni....
Bir yağmur damlası seni seviyorum anlamı taşısaydı ve sen bana seni ne kadar sevdiğimi soracak olsaydın, inan ki birtanem her gün yağmur yağardı.
Zaten sevda mezarlığımızda "seni seviyorum" diyemediklerimiz yatıyor...
Niceler sultandı, kraldı, şahtı,
Benimle değişti talihi, bahtı,
Yerle bir eyleԁim tac ile tahtı,
Akıl almaz hünerlerim var benim…
İlahimle Mevlanayı ԁöndürdüm,
Yunusla öfkeleri ԁindirԁim,
Günahımla çok ocaklar söndürdüm,
Mevla’ԁanım, hayır benim, şer benim…
Ne de güzel bakarsın sen, nasıl güzel değer bakışların üzerime. Gölgem titrer seni her gördüğümde. Mavi gözlerin bana her değdiğinde, iliğime kadar yeniden yaşamaya başlarım. Bu aşkın en güzel bestesi sen olacaksın sevgilim. Ben ise sözlerden oluşan bir hece…
Güzelliğin öldürüyor her geçen gün beni biraz daha. Gölgen düşüyor üstüme, aniden irkiliyorum. Bana her dokunuşun cennetten bir bahçe, ey nazlı yarim her nefesinde biraz daha aşka boğuluyorum.
Herkes kaybettiği kadar içecekse. O masadan en son ben kalkarım!
Yalnızlık insana çok şey öğretirmiş, ama sen gitme ben cahil kalayım.
Gözlerinin ‘kahve’sinden koy ömrüme, kırk yılın hatırına ‘sen’de kalayım!
Issız bir çölde bulduğum su misali seviyorum seni. Hayatımda değer verdiğim en güzel varlık. İyi ki varsın.
Bir hayal misin yaratıp ta hükmedemediğim yoksa bir roman mısın okuyup ta bitiremediğim ama şunu iyi biliyorum bir tek sensin merhaba deyip elveda diyemediğim…
Ve… Bir gün herkes anlar, sevdiğinin kıymetini… Ama gidince, Ama bitince, Ama ölünce… Kısaca; İş işten geçince!
Gözlerinin kahvesinden koy ömrüme, kırk yılın hatırına sende kalayım!
Gülümse; Hasretler Vuslata döner Yeter ki sen gülümse… Kuraklıktan kavrulmuş topraklar yağmurla buluşur Yeter ki sen gülümse Gülümse ki Hasret son bulsun Gülümse ki Matemler son bulsun
Korkma sakın gecelerden pencerende yıldız gibi parlayacağım, uzaklarda yalnızsın sanma sakın, nefes gibi içinde, gölgen gibi arkanda, can gibi canındayım bebeğim…
Ne yana baksam bi boşluk Bi sessizlik Bi’de SEN’sizlik yokmu? Ciğerimden soluyorum resmen
Gel birbirimize hayat olalım. Ayrılırsak hayatını kaybetti desinler.
Nedir sende ki bu sessizlik, yoksa çok mu koydu bensizlik.
Belki kurduğumuz hayaller biter diye düşlerde bir sen biriktirdim yüreğime.
Ben sadece kışın karpuzu, yazın portakalı özlerdim. Şimdi bir de sen çıktın başıma.
Kapkaranlik bulut misali Yüreğim Damla damla sen akıyorsun icimde Yaprak yaprak kurusada Sevda aģacım Yinede sen yeserirsin gönül dalımda
Aşkın hatırı vardı; günahı,sevabı vardı onca yılın.Yoksa,kendin silecektin gözyaşını oysaki ben her damlasını notalara döktüm
Öznesiz cümleler dolanırken aklında yine dudakları mühürlü yine ruhunda aşk sessiz şehrin yalnızlığını yudumlarken umut değil ömür tükenir
Hayatta en acı şey merhaba diyerek birleşen ellerin elveda diyerek ayrılmasıdır.
Bir hayalin peşinde koşabilmektir aşk.Üstelik harcanan yılların sonunda o hayali hiç gerçekleştirememe olasılığına rağmen...Günleri geceleri bir odaya kapanarak geçirirken bir telefon çığlığına bir kapı ziline ömrün yarısını verebilmeyi düşünmektir aşk yada duyulacak bir sesle ömrün üzerine bir ömür daha ekleneceğini hissetmektir aşk
El elinde solmuş gülü tutamam artık NEFRETIMSIN
Bir gün bir çılgınlık edip, seni sevdiğimi söylesem, alay edip güler misin? Yoksa sen de sever misin? Soranlara unuttum diyorum, adı neydi hatırlamıyorum, ben artık sevmiyorum, ama öyle demiyor içim, susmuyor susmuyor kalbim, hala deli divaneyim.
Uykusuz gecelerimde gözyaşlarımla yazdım adını kalbime, güneşsiz günlerimde kanımla suladım resimlerimizi, yeniden gelirsin diye!
Uzak kaldım senden uzak, yaklaşamıyorum yanına her yer tuzak, kalbine inanmıyorum, artık yalan gözlerine bakamıyorum eskisi gibi, her şeyin bir tuzak olmuş, hayat benim için oyun olmuş, sayende bunu da öğrendim.
Seni seviyorum dedin diye sanma kalbimde reytingin arttı. Şu anda bizi, yetmiş beş milyon izliyor yalanı...
Seni bulmaktan çok aramak isterim. Seni sevmeden önce anlamak isterim. Seni bir ömür boyu bitirmek değil de sana hep yeniden başlamak isterim.
Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
Bu şehir o eski İstanbul muԁur
Karanlıkta bulutlar parçalanıуor
Sokak lambaları birԁen уanıуor
Kaldırımlarda yağmur kokusu
Ben sana mecburum sen уoksun.
Senin kadar kimse ne sevdi, ne sevdirdi. Sen güzel kaşlım, hoş bakışlım… Gönlümün kapısına ayak sürdüğün gün bu beden aşkın meyline düştü. Divane kullara döndüm, aşkın kıblem oldu. Ne yana dönsem secdem sen oldun, nereye baksam kendimi rükuda buldum. Namazım, niyazım, benim en güzel ibadetim. Saadet bahçesine ilk adımı senin sayende buldum.
Ey gamzelerinin içine oturup dinlendiğim adam, ey enim gözümün nuru, gönlümün beyaz bulutu. Seninleyken zaman dur durak bilmezken, senin yokluğun bana müebbet karanlık oldu. Sen doğ sabahıma gün gibi, sen ört günün siyahında üstümü gece gibi. Gün ikiye bölünsün, ayla güneş bu aşkın bekçileri olsun. Ah adam, ah sevgili tevazuumu kabul et, ben bu aşkın içinde seninle yanmaktan gayrı bir şey istemem.
Zamansız gelme elim kolum dağınıksa sarılamam.
Senin suçun yok ”hayat” ben buraya zaten ”elveda” demeye geldim.
Öyle ucuz değil gül koklamak. Gül tutan ele diken batmalı. Bir aşka gönül veren, o aşkın kapısında yatmalı.
Hayatıma girdiğin gün ben yeniden doğdum. Bana gerçekten sevilmeyi öğreten en değerlim. Sana çok aşığım. Hep yanımda kal!
Duygularımla aynada baktığımda karşımda seni görüyorum. İşte o zaman anlıyorum sana sevgimin ne kadar büyük olduğunu, mutluluğum, sevincim, nefesim, aşkım her şeyim sensin.
Seni sevdim ne yazık ki söyleyemedim. Sen bir umuttun yüreğimde büyüttüğüm. Bazen karanlık gökyüzünde ışıldayan bir yıldız, bazen de göremediğim masum bir melektin. Bense seni senden habersiz seven biriydim.
Kötü diye bir şey olmasaydı, cehennem boş kalırdı. Sen beni kırmasaydın, bu can uğruna fedaydı.
Dikenli tellerden bir kelepçe hazırlayın takın bileklerime kanasın, asın beni o yârin gözlerine cesedim gözyaşlarıyla yıkansın.
Bir an olsun aklımdan çıkmıyor olduğun doğru. Bu bir saplantı da olsa. Beynimdeki duruşuna aşığım.akşam seninle yatıp, sabahı seninle kalkıyor olmam da doğru. Bu bir saplantı da olsa hayatımdaki yerine aşığım bu bir delilik de olsa aklımı başımdan alışına aşığım…
Özledim gözlerini, beş dakika uyan az. Çok değil, gözlerinin Kabe’sinde bir namaz.
Öyle bir “yar” sev ki evladım; elinde su tasıyla iftarı bekleyen oruçlu gibi seni beklesin. Mevlana
Göz kaptırdığım renkten, kulak verdiğim sesten, affet senden habersiz aldığım her nefesten…
Sevdiysen, kokusunu içine çektiysen, unutmuyorsun o kokuyu, sadece özlüyorsun. En çok da yağmur yağdığında…
Ölmek mi? En çok sende yaşadım. Hangi duvara çarpsam, Senli izler bıraktım.
Ne zaman aklıma gelsen Tanıdık bir gökyüzü arar gözlerim. Sevdan ne garip. Yüreğim hiç bir şeye benzemez
Seni seviyorum diyen sanma ki gerçek sevendir seni gerçekten seven seni seviyorum demeye çekinendir.
Hayatımın anlamısın her şeyimsin herkes gibi o kadar söze gerek yok seviyorum.
