Sayfa İçeriği: Buddha Sözleri, Buddha Sözleri Kısa, Buddha Sözleri Özlü, Ünlü Buddha Sözleri, Buddha Sözleri 2019, Buddha Sözleri Twitter, Anlamlı Buddha Sözleri, Güzel Buddha Sözleri, Buddha Sözleri Facebook
Ünlü Hintli filozof olan ve söylediği sözler ile günümüze ışık açan Buddha Sözlerini derledik sizler için. Facebook, Twitter ve diğer sosyal medya hesaplarınızdan sizler de Özlü Buddha Sözlerini paylaşabilirsiniz.
Editörün Seçimi: Öfkeye sarılmak, birine atmak için kavradığınız sıcak bir kömür parçası gibidir, yanan aslında sizsinizdir. (Buddha)
Nefret hiçbir zaman nefretle yok edilemez. Nefret sevgiyle yok edilir bu ölümsüz kanundur.
“Geçmişte kilitli kalmayın, geleceği hayal etmeyin. Şu ana odaklanın.”
“Nefretin açtığı yaralar nefretle tedavi edilemez. Ruhta açılan yaraları tedavi edebilecek tek güç sevgidir ve bu, yaşadığımız evrenin en temek kuralıdır.’’
Aklınla ve sağlıklı zihninle uzlaşmıyorsa hiçbir şeye inanma, onu ben demiş olsam bile.
Aile, zihinlerin bir araya geldiği bir yerdir. Eğer zihinler birbirlerini severlerse ev bir çiçek bahçesi kadar güzel olur. Ama zihinler birbirleriyle uyum içinde olmazlarsa, bahçeyi darmadağın edecek bir fırtına oluşur.
Arzular acı çekmeye sebep olur, acı çekmekten tamamen kurtulmanın tek yolu da arzu duymaktan tamamen kurtulmaktır. Bunu yapmanın tek yolu da gerçekliği olduğu gibi yaşaması için zihni eğitmektir.
Başkalarının kusurları kolayca görülür ama kendi kusurumuz görülmez; kişi komşusunun kusurlarını ayıklar bulur, kendi kusurlarını ise kumarda hile ile zar saklar gibi saklar.
“Bizden nefret edenlerden nefret etmeden yaşayalım. Gelin, bizden nefret edenler arasında nefretten kurtulmuş olarak yaşayalım.” Buddha
Sorun, zamanınız olduğunu sanmanız.
Sağlık, en büyük hediyedir, doyumluluk en büyük zenginlik, güven en iyi akrabalıktır. Nirvana ise en büyük mutluluk...
“Her sabah yeniden doğuyoruz. En önemli şey bugün ne yaptığımız.”
“Canlılara zarar verene asil denmez. Canlılara zarar vermeyerek asil olunur.”
“Bilge bir şekilde yaşayan birini ölüm bile korkutmaz.”
“Saflılık ve kirlilik kişinin kendi elindedir, kimse bir başkasını arındıramaz.”
Bu dünyayı bir hava kabarcığı bir serap gibi düşün. Dünyayı böyle gören kişiyi ölüm görmez.
Bütün biçimler gerçek dışıdır, bunu idrak edebilen kişi acılara tepki vermez; işte bu saflık yoludur.
Gökten altın yağsa insanın arzular doyurulamaz. İsteğin küçük bir zevk verdiğini ve aslında acıya neden olduğunu bilen kişi, bilge kişidir.
Bırakmayı öğren. Mutluluğun anahtarı budur.
Bir şeye sırf kulaktan duydunuz diye körü körüne inanmayın, birkaç kuşaktan beri itibar görüyorlar diye, geleneklerin de doğru olduğuna inanmayın. Sırf hocalarınızın ya da rahiplerin otoritesine dayanıyor diye hiçbir şeye inanmayın. Ancak bizzat hissettiğiniz, denediğiniz ve doğru olarak kabul ettiğiniz, kendinizin ve başkalarının hayrına olan şeylere inanın ve tutumunuzu onlara uydurun.
Bizim olan her şey düşüncelerimiz sonucundadır. Düşüncelerimizde kurulur,düşüncelerimizde oluşur. Eğer bir kimse kötü düşünceyle konuşur ya da davranırsa onu tıpkı tekerleğin kağnı çeken bir öküzü izlemesi gibi, acı izler.
Bu dünyayı yaratan, zihninizdir.
"Öfkeye sırt dayamak birine fırlatmak için elinizde kızgın kömür tutmaktan farksızdır; yanan siz olursunuz."
Onun, Buddha'nın hazinesi ve gizi, öğreti değil; ilham saatinde yaşadığı, dile gelmeyecek ve öğretilemeyecek yaşantıydı.
“Buddha yağmaladı beni, diye geçirdi içinden Siddhartha, beni yağmaladı, öte yandan bağışta bulundu bana. Beni yağmalayıp dostumu elimden aldı, daha önce bana inanmış olan, şimdiyse Gotama'nın gölgesi olan dostumu. Öte yandan Siddhartha'yı bağışladı bana, kendimi bağışladı.”
Öfkeye sırt dayamak birine fırlatmak için elinizde kızgın kömür tutmaktan farksızdır; yanan siz olursunuz.
"...Uysal ve özgür bir ruhum var, yıllardan beri ona benimle oynaşmayı öğretiyorum; sen de istediğin kadar yağ, gökyüzü!"
Bir kişinin kendi kendini yenerek kazandığı zafer, bir başkasının savaşta bin kişiyi bin kez yenerek kazandığı zaferden daha iyidir.
Bizim olan her şey düşüncelerimiz sonucundadır. Düşüncelerimizde kurulur,düşüncelerimizde oluşur. Eğer bir kimse kötü düşünceyle konuşur ya da davranırsa onu tıpkı tekerleğin kağnı çeken bir öküzü izlemesi gibi, acı izler.
Bu dünyayı bir hava kabarcığı bir serap gibi düşün. Dünyayı böyle gören kişiyi ölüm görmez.
Buddha denizinin kıyıları yoktur.
“Öfkeyi sevgiyle, kötülüğü iyilikle yen. Açgözlülüğü cömertlikle, yalanı gerçekle yen.” Buddha
“Sorun, zamanınız olduğunu sanmanız.” Buddha
“Bir tek hedef üzerinde toplanan ruh kuvveti pek büyüktür, harikalar başarır.” Buddha
“İnsanın zihni kötülüklerden arınırsa, çevresi de kötülüklerden arınacaktır.” Buddha
Nefret hiçbir zaman nefretle yok edilemez. Nefret sevgiyle yok edilir bu ölümsüz kanundur.
Fiziksel objelerin aslında kendilerinden gerçekliklerinin olmadığını öğretiyorum, bunların ancak zihnin ürünleri olduğunu söylüyorum, aslında hepsi bir hayaldir. Bunların duyularla algılandığı ve ayırt edildiği doğrudur fakat aslında diğer yandan hiçbirinin kendiliğinden kendi doğaları, gerçeklikleri yoktur. Onlar gerçekte görülmüyorlar ama zihin tarafından ‘tasarımlanıyorlar’. Bir bakıma kavranabiliyorlar ama bir bakıma da gerçekte kavranamıyorlar.
Nedensellikler, zerreler, en küçük şeyler, madde, fiziksellikler hepsi gerçekte zihinde oluşan, zihnin oluşturduğu şeylerdir.
Öfkeye sarılmak birine atmak için kavradığınız sıcak bir kömür parçası gibidir; yanan aslında sizsinizdir.
Bir derdin varsa, derman bulmaya çalış; bulamıyorsan da, onu dert etme.
Geçmişte kim olduğunu bilmek istiyorsan, şu an kim olduğuna bak. Kim olacağını bilmek istiyorsan, ne yaptığına bak.
Nasıl ki okçu okların düz olmasına özen gösterir,usta da dağınık düşüncelerini öyle toparlayıp yönlendirir.
Varoluşun sırrı korkusuz olmaktır. Ne olacağınızdan korkmayın, kimseye güvenmeyin. Tüm yardımı reddettiğiniz an özgürsünüz.
“Öfkeniz yüzünden cezalandırılmayacaksınız, öfkeniz tarafından cezalandırılacaksınız.”
“Ne düşündüğümüz ne olduğumuzdur.”
“Nasıl sert bir kaya rüzgarla yerinden oynamaz ise bilge insanlar da övme ve yermeden etkilenmez.”
İnsan isimlere, formlara ve maddesel dünyaya bağlanır ve onların zihnin bir yanılsaması olduğunu, zihinde oluştuğunu unutur ve hata yapar böylece zihnin özgürlüğü engellenmiş olur.
Ne anne, ne baba ne de herhangi bir akraba insana iyi yönetilen bir akıldan daha fazla yararlı olabilir.
Öfkeye sarılmak birine atmak için kavradığınız sıcak bir kömür parçası gibidir; yanan aslında sizsinizdir.
Uykuda yaşayan insanı uyandırmak için belirli şartların yerine getirilmesi gerekir. Belirli şartlar sağlanamazsa farkındalık oluşmaz.
Derin düşünen bilge kişinin tek bir günlük yaşamı, bilgisiz ve kontrolsüz kişinin bütün bir yaşamından daha değerlidir.
Geçmişte kim olduğunu bilmek istiyorsan, şu an kim olduğuna bak. Kim olacağını bilmek istiyorsan, ne yaptığına bak.
Dört büyük ant: “Varlıklar sayılamayacak kadar çok olsa da, onları korumaya andiçerim; tutkular tükenmeyecek kadar çok olsa da, onları bastırmaya andiçerim; Dharma’lar ölçülemeyecek kadar çok olsa da, onların ustası olacağıma andiçerim; Buddha gerçeği benzersiz olsa da, ulaşacağıma andiçerim."
Hiç kimse bir başkasının yürüdüğü yolda ne kadar ilerlemiş olduğunu göremez, haydutların ve zar atıp kumar oynayanların içinde bekleyen bir Buddha, Brahmanların içinde bekleyen bir haydut vardır.
“Kinci düşüncelerden uzak duranlar, elbette mutluluğu bulacaklardır.” Buddha
“Eğer birlikte yürüyecek iyi bir yoldaş bulamıyorsan, ormanda gezinen bir fil misali yalnız yürü. İlerlemene engel olacak biriyle olmaktansa, yalnız olmak yeğdir.” Buddha
“Sağlık en büyük armağan, doyum en büyük zenginlik, sadakat en iyi ilişkidir.” Buddha
“Bir saniye, bir gram altından daha değerlidir.” Buddha
“Sonunda sadece 3 şey önem taşır: Ne kadar sevdiğiniz. Nasıl nazikçe yaşadığınız. Ve sizin için anlam ifade etmeyen şeylerin gitmesine nasıl kibarca izin verdiğiniz.” Buddha
Derin düşünen bilge kişinin tek bir günlük yaşamı, bilgisiz ve kontrolsüz kişinin bütün bir yaşamından daha değerlidir.
Sağlık en büyük hediyedir, doyumluluk en büyük zenginlik, güven en iyi akrabalıktır. Nirvana ise en büyük mutluluk.
Kin taşımak yanan bir kömür parçasını başkasına atmak için eline almak gibidir. Sadece kendini yakarsın.
Bir kişinin kendi kendini yenerek kazandığı zafer, bir başkasının savaşta bin kişiyi bin kez yenerek kazandığı zaferden daha iyidir.
İnsan hayatı aslında acılardan ibarettir; bu acıların sebebi bencil ve doymak bilmez isteklerdir; insanın bencilliği ve istekleri sona erdirilebilir; sonuçta bütün bu doymak bilmez arzu ve iştah ortadan kaldırıldığında, ulaşılan durum nirvana olarak adlandırılır. Bencillik ve isteklerden kaçışın yöntemi, "Sekiz Katlı Asil Yol" diye adlandırılır: Doğru görüş, doğru niyet, doğru konuşma, doğru hareket, doğru geçim kaynağı, doğru çaba, doğru düşünme ve doğru meditasyon.
Yaşayan varlıkların hepsi; zayıf, güçlü, uzun, kısa, büyük, orta veya küçük görünen, görünmeyen; doğmuş olan veya doğmakta olan, hepsi mutlu olsun! Kimse kimseyi aldatmasın, kimse kimseyi küçümsemesin, kimse kimseye öfke ile darılma ile zarar vermek istemesin.
Başkalarının kusurları kolayca görülür ama kendi kusurumuz görülmez; kişi komşusunun kusurlarını ayıklar bulur, kendi kusurlarını ise kumarda hile ile zar saklar gibi saklar.
“Yılan nasıl deri değiştiriyorsa biz de geçmişimizi tekrar tekrar değiştirmeliyiz.”
“Rüzgɑr büyük bir kɑyɑyı nɑsıI yerinden oynɑtɑmɑzsɑ, yɑpıIɑn övgüIer ve suçIɑmɑIɑr dɑ biIge kişiyi yerinden oynɑtɑmɑz.” Buddha